29 Şubat 2012 Çarşamba

Hayatinkendisiyalansevdimyalanaskyalan

Hayatinkendisiyalansevdimyalanaskyalan
Bumuydu yani sevgi dedikleriolmaz olsun çektiğim çileleri.
Sonunda duydun beni madem acı veriyor sevmem seni çeker giderim hayatından sevme artık beni...
Hayatin kendisi yalan sevdim yalan aşk yalan herşey yalan bu hayatta

23 Şubat 2012 Perşembe

Braga 0-2 Beşiktaş

14 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';

UEFA Avrupa Ligi 2. turunda Portekizli rakibi Braga ile eşleşen Beşiktaş ilk maçında geçen sezonun finalisti Braga’ya konuk oldu. Beşiktaş 2-0'lık galibiyete uzandı, tur için çok büyük avantaj elde etti.

UEFA Avrupa Ligi maçı Braga Beşiktaş
Tarih: 14 şubat salı 2012
Saat: 19.30 (TSİ)
Stad: Estádio Municipal
Yayın: Star tv canlı
Maç sonucu: Braga 0-2 Beşiktaş

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Beşiktaş besiktas braga canli izle (8), sevgili ler günü mesajları (8), kalp sevgililer günü resimleri (7), sevgililergünü sözler logo (6), sevgililer günü küçük kalp resmi (6), ???? ?????????? (5), kalbim atar kalbinde (5), emirkan sevgililer günü (5), braga beşiktaş (5), sevgilier gunu şarkıları (4),


View the original article here

Beşiktaş 3-2 Gençlerbirliği

19 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


Spor Toto Süper Lig’in 27. haftasında Beşiktaş, Gençlerbirliği’ni 3-2 mağlup etti. Fiyapı İnönü Stadı’nda oynanan karşılaşmada Gençlerbirliği’ning ollerini 23. dakikada Tum ve 70. dakikada Azofeifa kaydederken, Beşiktaş’ın gollerini 49. dakikada Quaresma, 58. dakikada Almeida ve 73. dakikada Fernandes attı.

Spor Toto Süper Lig 27. Hafta maçı Beşiktaş Gençlerbirği
Tarih: 19 Şubat 2012 Pazar
Stad: Fiyapı İnönü
Saat: 19:00
Hakem: Barış Şimşek
Yayın: Lig TV Canlı
Maç sonucu: Beşiktaş 3-2 Gençlerbirliği

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Beşiktaş ARKA SIRADAKİler sibel resmi (6), beşiktaş genclerbirligi canlı izle (3), küfürlü msn ifadeleri (2), canlı tv bjk gençler birligimaçı (2), canlı bjk gençlerbirliği (2), bjk gençlerbirliği canlı maç izle (2), 19 şubat 2012 beşiktaş gençlerbirliği (1), canlı bjk-gençler birliği maçı izle (1), beşiktaş-gençlerbirliği maçını online izle (1), Beşiktaş gençlerbirliği maçı özeti izle (1),


View the original article here

Kayserispor 3-3 Trabzonspor

19 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


Spor Toto Süper Lig’in 27. haftasında Kayserispor ile Trabzonspor 3-3 berabere kaldı. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Kadir Has Stadı’nda oynanan karşılaşmada Kayserispor’un gollerini 2 ve 34. dakikalarda Kujoviç ile 34. dakikada Eren kaydederken, Trabzonspor’un gollerini 63. dakikada Volkan ile 80 ve 88. dakikalarda Burak attı.

Spor Toto Süper Lig 27. Hafta maçı Kayserispor Trabzonspor
Tarih: 19 şubat 2012
Saat: 16:00
Stad: Kadir Has Stadı
Hakem: İlker Meral
Yayın: Lig TV Canlı
Maç sonucu: Kayserispor 3-3 Trabzonspor

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Trabzonspor trabzon maçlrını izle (3), trabzon kayserispor spor (3), kayseri trabzon maçı canlı (2), kayseritrabzonmaçiözeti (2), trabzon kayseri izle (2), kayserispor trabzonspor maçını izle (1), kayseritrabzonmaçı (1), canli mac izle kayserispor - trabzonspor (1), trabzon kayseri maçı izle canlı (1), trabzonspor kayserispor izle (1),


View the original article here

PSV Eindhoven 4-1 Trabzonspor

22 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


UEFA Avrupa Ligi 2. turunda maçında PSV’ye 2-1 yenilmekten kurtulmayan Trabzon 23 şubat perşembe akşamı Hollanda ekibi PSV Eindhoven’a 4-1 yenilerek avrupa defterini kapattı.

UEFA Avrupa Ligi 2. Tur 2. maçı PSV Eindhoven Trabzonspor

Tarih: 23 Şubat 2012 Perşembe
Saat: 22:05
Yayın: Euro Futbol Canlı
Maç sonucu: PSV Eindhoven 4-1 Trabzonspor

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Trabzonspor euro futbol canlı izle (17), euro futbol (2), seni seviorum (1), PSV – Trabzonspor Maçını Canlı İzle (1), psv trabzonspor canlı (1), psv trabzon maçınıeuro (1), PSV Trabzon maçı izle (1), psv trabzon maçı canlı (1), psv trabzon maç canlı (1), psv eindhoven trabzonspor maçını izle (1),


View the original article here

Fenerbahçe 4-2 Sivasspor

18 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


Spor Toto Süper Lig’in 27. Haftasında Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda Sivasspor ile karşılaşacak. Fenerbahçe’nin seyircisiz oynama cezası nedeniyle, sadece kadınlar ve 12 yaş altı çocukların izleyebileceği müsabaka bu akşam saat 19.00’da başlayacak.

Fenerbahçe ile Sivasspor ligde 14. kez karşı karşıya gelecek. 13 maçın 9’undan galibiyetle, 2’sinden beraberlikle ayrılan Fenerbahçe’nin rakibine karşı 2 mağlubiyeti bulunuyor.

Spor Toto Süper Lig 27. Hafta maçı Fenerbahçe Sivasspor
Tarih: 18 Şubar Cumartesi 2012
Saat: 19:00
Stad: Şükrü Saracoğlu Stadı
Hakem: Bülent YILDIRIM
Yayın: Lig Tv canlı
Maç Sonucu: Fenerbahçe 4-2 Sivasspor

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Fenerbahçe fener sivas maci (6), fenerbahçe sivasspor maçı izle (4), aşk sözleri aglatiçi kısa (3), fenerbahce sıvasspor macı canlı izle (3), fenerbahçe sivas maçı izle (2), fenerbahçe sivasspor maçı (2), fenerbahçe ile sivassporun maçını izle (2), fenerbahçe sivasspor izle (2), fenersivasmacı izle (2), fenerbahçe sivasspor maçını online izleme (1),


View the original article here

Beşiktaş 0-1 Braga

22 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


UEFA Avrupa Ligi 2. turunda Portekizli rakibi Braga ile eşleşen Beşiktaş 2-0'lık galibyetle evine döndü. 2. maçında Seyircisi önünde tur için çıkacak beşiktaş rakibine yenilmesine rağmen il maçın avantajı ile 3. tura yükseldi.

UEFA Avrupa Ligi maçı 2. maç Beşiktaş Braga
Tarih: 23 şubat perşembe 2012
Saat: 22:05
Stad: Fi-Yapı İnönü
Maç sonucu: Beşiktaş 0-1 Braga

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Beşiktaş beşiktaş braga canlı (4), beşiktaş braga maçı izle (4), beşiktaş braga maçı canlı izle (3), beşiktaş - braga canlı izle (1), braga beşiktaş 2 Maç tarihi (1), bjk şarkıları (1), bjk braga star reklam (1), bjk braga canlı izle (1), beşiktaş braga star reklamı (1), besiktas braga macini izle canli (1),


View the original article here

Sakatlık Çalışmaları


Sakatlık Çalışmaları – Kitap Tanıtımı:

Eldeki derlemenin amacı, Sakatlık Çalışmaları başlığı altında şekillenen görece yeni bir araştırma alanıyla ilgili güncel tartışmaları ve literatürü Türkiyedeki okuyucuya tanıtmak. Sakatlık Çalışmaları,1970li yıllardan itibaren ama özellikle 1980lerden sonra gelişen, farklı disiplinleri bir araya getiren bir alan.

Bu alan büyük oranda 1960ların sosyal hareketliliği çerçevesinde, özellikle İngiltere ve ABD topraklarında yeşerdi. Çeşitli sakatlıkları olan gazilerin Vietnam Savaşından ülkelerine dönüşleri 1960ların hareketliliğiyle birleşince, ortaya sakat kimliğini, deneyimini ve haklarını vurgulayan bir sakat hareketi çıktı. Bir akademik alan olarak Sakatlık Çalışmaları ise, bu hareketin verdiği ivmeyle şekillendi ve zamanla sosyal bilimlerdeki diğer ilgilerden beslenerek zenginleşti (Marksist eleştiri, fenomenoloji, kadın araştırmaları, ırk çalışmaları, queer gibi) .

İşte Sakatlık Çalışmaları bu alandan seçilmiş ve beş başlık altında bir araya getirilmiş metinlerden oluşuyor. Bunlar sırasıyla, Sakatlığa Kuramsal Yaklaşımlar, Tarihte Sakatlık, Dışlama/Dahil Etme Süreçleri, Sakat Hareketi ve Sakatlık ve Kimliktir. Bu derleme aracılığıyla temel tartışmaları Türkçeye kazandırmanın, yeni filizlenen akademik çalışmalara bir katkı sunabileceğini, eleştirel sesini daha fazla duymayı beklediğimiz sakat hareketi ile akademi arasında bir işbirliği kapısı açacağını umuyoruz.

Dikmen Bezmez, Koç Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde; Sibel Yardımcı ve Yıldırım Şentürk, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

Hazırlayan: Dikmen Bezmez, Sibel Yardımcı, Yıldırım Şentürk
Koç Üniversitesi Yayınları;
İstanbul, 2011, 16.5 x 22.5 cm, 567 sayfa, Türkçe, Karton kapak.
ISBN No: 9786056141164

Kaynak: antoloji.com



Karabükspor 2-1 Fenerbahçe

12 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


Spor Toto Süper Lig 26. hafta karşılaşmasında Kardemir Karabükspor, Fenerbahçe’yi 2-1 yendi. Dr. Necmettin Şeyhoğlu Stadı’nda oynanan maçta Kardemir Karabükspor’un gollerini 44. dakikada Cernat ve 45. dakikada Birol Hikmet atarken, Fenerbahçe’nin golü 67. dakikada Alex’ten geldi.

Spor Toto Süper Lig 26. Hafta maçı Karabükspor Fenerbahçe
Tarih: 12 Şubat 2012
Saat: 19:00
Stad: Dr. necmettin Şeyhoğlu
Hakem: Fırat AYDINSUS
Yayın: Lig Tv Canlı
Maç sonucu: Karabükspor 2-1 Fenerbahçe

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Fenerbahçe sevgiler gunu (13), valentijn gedichten (10), SEVGILILER GUNU ICIN ASK MESAJLARI (9), sevgililer günün kalp resimleri (8), sevgililer gününe özel görsel sözcükler (6), sevgililer gunu aforizmleri (5), sevgililer günü 2012 mesajları (5), karabük fenerbahçe canlı izle (5), kalbin içine yazı yazan güzel sözler (4), sevgililer günü için en güzel resimler (4),


View the original article here

Çorlulu Ali Paşa kimdir?


Çorlulu Damat Ali Paşa (Çorlulu Ali Paşa), 1670 yılında doğdu. Çorlu’da yerleşmiş bir çiftçi ailesinin oğluydu. Sultan II. Ahmed devri Kapıcıbaşı Türkmen Kara Bayram Ağa’nın evlatlığı olarak, önce Galata Sarayı’na, daha sonra Enderun-ı Hümayun’daki Seferli Koğuşu’na, buradan da Hane-i Hassa’ya yerleştirildi. Şubat 1699'da rikabdarlık hizmetinde bulunuyordu. Sadrazam Amcazade Hüseyin Paşa’da kendisinden bizzat silahdarlık rica etti. 15 Ekim 1700 tarihinde bu memuriyete tayin edildi.

Silahdarlığı, Saray-ı Humayun’da daha üst derecede bir memuriyet haline getirdi. Padişah ile sadrazam arasındaki haberleşmenin silahdarlık makamı vasıtasıyla yerine getirilmesini ve Darüssade’den başka Babüssade ile Enderun-ı Hümayun’a ait bütün işlerin de silahdar ağa nezaretinde yapılmasını sağladı. Çorlulu Ali Paşa’nın bu başarıları çok geçmeden birbirleriyle yarış halinde bulanan sadrazamın ve şeyhülislamın dikkatini çekti.

İstanbul’daki cebeci ayaklanması sırasında Çorlulu Ali Paşa, vezirlik rütbesiyle saraydan uzaklaştırıldı. Sultan Üçüncü Ahmed’in tahta geçmesinden sonra üçüncü vezir olarak Edirne’de kaldı. Halep Valiliğine tayin edilmek üzere İstanbul’a çağrılan Çorlulu Ali Paşa, İstanbul’a geldiğinde Halep valiliğinden vazgeçilerek, Kubbealtı’nda beşinci vezirlikle görevlendirildi. Enişte Hasan Paşa’nın yerine 1703 Kasım ayı sonlarında rikab-ı hümayun kaymakamı oldu. Bir süre sonra Trabluşam valiliği ile İstanbul’dan uzaklaştırıldı. Tekrar İstanbul’a dönen Çorlulu Ali Paşa, 3 Mayıs 1706 günü üçüncü vezirlikten Baltacı Mehmed Paşa’nın yerine sadarete getirildi. 1708 yılında yedi yıldır nişanlı bulunduğu Sultan İkinci Mustafa’nın kızı Emine Sultan’la evlendi.

Çorlulu Ali Paşa sadrazam olduktan sonra, devletin mali işleriyle ilgilendi ve saray masraflarını kontrol altına almak istedi. Tersane ve donanmaya önem verdi. Toplar döktürdü, askeri ocaklarda düzenlemelerde bulundu.

İsveç – Rus savaşı sırasında İsveç’i Ruslara karşı destekledi. Amacı ilerde meydana gelebilecek Rus – Osmanlı savaşında yorgun düşmüş bir Rus ordusuyla karşılaşmak ve galip çıkmaktı. Sultan Üçüncü Ahmed’in bu siyaseti tasvip etmemesi ve bir süre sonra Rusların savaştan galip ayrılması üzerine Çorlulu Ali Paşa, aleyhinde yapılan propagandalar sonucu gözden düştü. Sultan Üçüncü Ahmed, Ali Paşa’yı sadaretten azletti ve bir gün sonra Kefe’ye sürdü. Çorlulu Ali Paşa, sadrazamken Sinop’a sürdüğü Şeyhülislam Paşmakçızade Seyyid Ali Efendinin fetvası ve padişahın Aralık 1711 tarihli fermanı ile idam edildi.”

Kaynak:wikipedia.org




Madonna İstanbul Konseri (7 Haziran 2012)

21 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';

madonna istanbul, madonna istanbul konseri, madonna istanbul 2012, madonna 2012 türkiye konseri, madonna istanbul konser biletleri, madonna istanbul bilet fiyatları

Madonna İstanbul Konseri 2012

Madonna’nın dünya turnesi kapsamında 7 Haziran Perşembe akşamı İstanbul Türk Telekom Arena’da gerçekleşecek konserin biletleri, 24 Şubat Cuma günü saat 10:00’dan itibaren Biletix satış noktalarından satın alınabilecek. İstanbul konserinin biletleri en düşük 100 TL en yüksek ise 600 TL olarak belirlendi.

Madonna’nın 2012 Dünya Turnesi, 29 Mayıs 2012 tarihinde Tel Aviv’den başlayacak. Turne konserleri, spor salonları, stadyumlar ve Quebec’deki Abraham Ovası gibi açıkhava alanlarında gerçekleşecek. Konserler daha sonra, Madonna’nın 20 yıldır konser vermediği Güney Amerika ve Avustralya’da devam edecek. Londra, Paris, Berlin dahil 26 Avrupa şehrinde gerçekleşecek Avrupa konserlerinin ilk ayağı ise 7 Haziran 2012’de İstanbul’da olacak.

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Kategori Etkinlik. Etiket: madonna istanbul 2012 (6), madonna istanbul konseri 2012 (3), msn ifadesi küfür (2), madonna istanbul 2012 fiyat (2), madonna istanbul 2012 biletleri (2), madonna istanbul 2012 bilet fiyatlari (1), madonna 2012 türkiye konseri (1), 7 haziran madonna istanbul fiyat (1), Madonna istanbul bilet fiyat 7 haziran (1), 7 haziran 2012 madonna istanbul konseri (1),


View the original article here

Twitlerden seçmeler


Twitter’dan seçmeler:

https://twitter.com/#!/burcakg

Kate Moss felc gecirmis. Sevgililerini Mango kapilarinda beklerken telef olan adamlarin ahi tuttu

https://twitter.com/#!/ceriLevis

bazen kendimi hıncal uluç’un facebook profilindeki ‘’beğen’’ butonu gibi hissediyorum.. öyle gereksiz, öyle önemsiz, öyle işe yaramaz..

https://twitter.com/#!/chezseli

ben eve mobilyayı almak icin bile bi aydan fazla düşünüyorum,o süre icerisinde tanısıp,evlenmeye karar veren çiftler var lan,inanılmaz.




Gecenin Müttefikleri – Darren Shan


Gecenin Müttefikleri – Darren Shan Kitap Tanıtımı

Vampirler diyarındaki nefes kesici macera tüm hızıyla devam ediyor!

Korku ve vampir edebiyatının çağdaş ustası Darren Shan’ın, ‘Saga’ olarak adlandırdığı on iki kitaplık vampir serisinin sabırsızlıkla beklenen sekizinci kitabı raflardaki yerini alıyor! ..

Tüm dünyada milyonlarca hayranı bulunan, onlarca farklı dile çevrilen ve 2009 yılında beyazperdeye uyarlanarak tüm dikkatleri üzerine çeken Ucubeler Sirki adlı kitap serisi, nefes kesen yepyeni bir macerayla kaldığı yerden devam ediyor.

Darren Shan sıradan bir öğrenciydi. Ta ki yakın arkadaşı Steve’le birlikte Ucubeler Sirki’ne gitmek için bilet alana kadar. Sirkte bir vampirle karşılaştıklarında hayatları sonsuza dek değişti. Ve Darren, gecenin çocuğu olarak yeniden doğdu… Serinin ilk altı kitabı, Vampir Prensi’ne dönüşene dek Darren’ın hayatından kesitler sunarken, geriye kalan kitaplar ise bir prens olarak Darren’ın hayatla ve Vampanez Lordu’yla amansız mücadelesini anlatıyor. Serinin bu kitabında Darren Shan, şimdiye dek karşılaştığı tüm zorluklardan daha büyük bir kabusla karşı karşıya kalıyor: Okul!

Gecenin Müttefikleri, Darren Shan’ın on iki kitaptan oluşan efsanevi ‘Saga’ serisindeki üç kitaplık vampir savaşı serüvenin ikinci kitabı.

Zaman her geçen dakika azalıyor. Fakat geçmiş, avcıların peşini bir türlü bırakmıyor! Efsane sonsuza dek yaşayacak! ..

Darren Shan; Çeviren: Arif Cem Ünver
Tudem Yayınları;
İzmir, 2011, 14 x 20 cm, 208 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9789944696104

Kaynak: antoloji.com



Mersin İdman Yurdu 1–3 Galatasaray

17 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';

Spor Toto Süper Lig’in 27. haftasında Galatasaray, Mersin İdman Yurdu’nu 3-1 mağlup etti. Tevfik Sırrı Gür Stadı’nda oynanan karşılaşmada Galatasaray’ın gollerini 28 ve 90. dakikalarda Necati ile 82. dakikada (Penaltıdan) Selçuk kaydederken, Mersin İdman Yurdu’nun golünü 76. dakikada Erhan attı. Karşılaşmanın 57. dakikasında Mersin İdman Yurdu’ndan Barış kırmızı kartla oyun dışı kaldı.

Maç: Mersin İdman Yurdu – Galatasaray
Yer: Mersin Tevfik Sırrı Gür Stadı
Tarih: 17.02.2012 Saat: 20.00
Yayın: Lig TV (Canlı)
Maç sonucu Mersin İdman Yurdu 1–3 Galatasaray

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Galatasaray saffet ölçer (4), mersin idman yurdu 1 galatasaray 3 mac ozeti izle (3), galatasaray mersin idman yurdu maçı (2), canlı mersin idman yurdu galatasaray maçını izle (1), mersin idman yurdu – galatasaray maçını canlı izle 17 şubat 2012 (1), mersin idman yurdu vs galatasaray maçı canli izle live (1), mersin idman yurdu gaziantep maçı izle 17 şubat (1), mersin idman yurdu galatasaray maçını canlı izle (1), mersin idman yurdu galatasaray maçı izle (1), mersin idman yurdu-galatasaray maçı (1),


View the original article here

Trabzonspor 1-2 PSV Eindhoven

16 Şubat 2012 var GGAff = {id:53376, width:530, height:108, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';


UEFA Avrupa Ligi 2. turunda maçın başında gelen şok iki golle sarsıldı, Olcan Adın ilk yarı bitmeden herkesi umutlandırdı.. Ancak çabalar sonuç vermeyince; PSV, Trabzon’dan 2-1'lik avantajla ayrıldı.

UEFA Avrupa Ligi 2. Tur ilk maçı Trabzonspor PSV Eindhoven
Tarih: 16 Şubat 2012 Perşembe
Saat: 22:05
Stad: Hüseyin Avni Aker
Hakem: Felix Brych
Yayın: Euro Futbol Canlı
Maç sonucu: Trabzonspor 1-2 PSV Eindhoven
Trabzonspor 1-2 PSV Eindhoven Maç özeti ve Golleri izle

var GGAff = {id:53244, width:336, height:280, direction:"Vertical", performance:"high"};GGAff.errorMessage = '';Tüm kadın giyimi fırsatları için tıklayın !

Bunlarada Bakın

Kategori Spor. Etiket: Trabzonspor trabzon psv maçı izle (14), trabzon psv maçı (14), trabzon psv (12), psv trabzon maçı (5), trabzon maçı canlı izle (4), müge anlı (4), trabzonspor psv maç izle (3), trabzonspor psv maçı izle (3), trabzonspor psv macini (3), trabzon psv maçını izle (3),


View the original article here

Dönence – Chiristie Silvers


Dönence / Chiristie Silvers – Kitap Tanıtımı:

Çaresizlik yenilginin, nefret ise acının ilk adımıdır.

Hayallerinin gerçek olduğu o mutlu düğün gecesinden sonra Alex ortadan kaybolur. Nerede olduğu ve kimin tarafından kaçırıldığı belirsizdir. Tek başına kalan Fiona ise bir taraftan Alex’i bulma çabası içindeyken diğer taraftan yeni doğacak çocuğunun sorunları ile boğuşmaktadır.

Ansızın kapılarını çalan bir düşman ve sürpriz bir şekilde hayatlarına giren bir bebek!

Çok önceden başkalarının vermiş olduğu bir karar ve her şeyin bir bedelinin olduğu fantastik bir dünya düzeni!

Balans serimizin ikinci kitabı olan DÖNENCE, dur durak bilmeyen aksiyonu ile sizi soluksuz bırakacak.

Chiristie Silvers; Çeviren: Esra Aydınhan
Arvo Yayınları;
İstanbul, 2011, 14 x 20 cm, 238 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9786054537068

Kaynak: antoloji.com



Yettin Canıma, Zıbar Artık! – Adam Mansbach


Yettin Canıma, Zıbar Artık! / Adam Mansbach kitap tanıtımı:

Tüm Dünyada Best Seller

‘Uykusuz ve yorgun bir ebeveynin de gülmeye ihtiyacı var.’

Daha düne kadar arkadaşlarınız ve eşinizle eğlenip gezerken bugün uyumak bilmeyen bebeğinizle başa çıkmaya mı çalışıyorsunuz? Hiç olmazsa bu durumdan keyif almaya bakabilirsiniz.

Yettin Canıma, Zıbar Artık! içinde şekerleme yapan yavru kedilerin, bebekleri rüyalar ülkesine doğru yelken açtıran kafiyeli ninnilerin bulunduğu ve gerçek dünyada yaşayan ebeveynler için hazırlanmış bir masal kitabı. İyi niyetinizden faydalanan, müşfik ve dibine kadar dürüst ve dobra bir küçük melek gece vakti sizi dertlere boğarak teklifsizce ele geçirir. Güzel, eğlenceli ve okurken altınızı ıslatacağınız kadar komik. Yettin Canıma, Zıbar Artık! yeni ve müstakbel ebeveynler için.

‘Dahice’

-Jonathan Lethem-Motherless Brooklyn kitabının yazarı, iki çocuk babası.

‘Yetişkinler için bir çocuk kitabı! Kahkahalarla güldüm. Tam bir şamata! ‘

-Christina Garcia-The Lady Matador’s Hotel kitabının yazarı, bir çocuk annesi.

‘Yettin Canıma, Zıbar Artık bundan böyle dünyanın her yerinde yorgun ebeveyn marşıdır.’

-Bliss Broyard-One Drop: My Father’s Hidden Life kitabının yazarı, iki çocuk annesi.

‘Ebeveyn olmanın en güzel uğraşısını en hassas yerinden yakalıyor: Yatak odasından.’

-Daniel Sinker-, The F***ing Epic Twitter Quest of@Mayor Emanuel kitabının yazarı, bir çocuk babası.

(Tanıtım Bülteninden)

Adam Mansbach
Akılçelen Kitaplar;
İstanbul, 2011, 14 x 20 cm, 36 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9786055381004

Kaynak: antoloji.com



Boncuk Otu

Boncuk Otu (Lycopus europaeus L.)

Diğer İsimleri: Sahil kurt ayağı, adi kurt ayağı.

Kökeni ve Yayılışı Şekli: Tıpta yalnızca bu türünden faydalanılır. Ovalıklarda, ormanlıklarda, rutubetli yerlerde, bağlarda ve çay-dere kenarlarında yetişir.

Bitkinin Özellikleri: 30-90 cm uzunluğunda, çok yıllık otsu bir bitkidir. Gövdesi budaklı ve dört köşelidir. Uzunca-lanset şekilli, yaprakları gövdenin üzerinde karşılıklı bulunur. Yaprak koltuğunda deste deste yerleşmiş vaziyette küçük çiçekler ve üzerinde çoklu kırmızı noktaları olan beyaz çiçek tacı vardır. Meyve, 4 fındıkçıktan ibarettir. Haziran-Ağustos aylarında çiçek açar, meyveler Ağustos-Ekim aylarında olgunlaşır.

İçerikleri: %1.5-2.4 flavonoidler, %0.12 kumarinler, %0.2 uçucu yağ, %2.88 katran, %5.4-6.7 muhtelif asitler, %10 mg karatin, %60-70 mg askorbin asidi-C vitamini vb. maddeler bulunur.

Kullanım Önerileri: İlaç yapımında toprak üstü aksamından istifade edilir. Çiçekli devrede iken toplanır ve gölge bir yerde kurutulur,Halk tababetinde; toprak üstü kısımlarından, meyvelerinden ve köklerinden demlenen infüsyon çayı, soğuk algınlığından ileri gelen solunum yolları iltihabırıın kurutulmasında, verem hastalığında göğüs yumuşatıcı ve iltihap kurutucu öksürük ilacı olarak faydalanılır. Çayından, yemek aralarında birer bardak içilir.

Etiketler: Şifalı Bitkiler

İlgili Kelimeler: Boncuk Otu Nedir? Boncuk Otu Nelere İyi Gelir? Boncuk Otu Faydaları Nelerdir?

Boyacı Katırtırnağı

Boyacı Katırtırnağı (Genista tinctoria L.)

Kökeni ve Yayılışı Şekli: Ülkemizde; genelolarak Trakya ve Karadeniz’de nadiren de Doğu Anadolu Bölgesinde yetişir. İstranca dağları, Demirköy’den İğne Ada’ya kadar, Kırklareli, İstanbul (Büyükdere’den Belgrat Ormanıarına kadar, Kartal ve Aydos Dağı), Adapazarı (Karasu’dan Söğütlü’ye kadar), Zonguldak Karabük’ten Keltepe’ye kadar, Sinop (Aydıncık yakınlarında), Amasya, Tokat (Erbaa yakınlarında), Trabzon, çorum yakınlarında, Bursa (Tahta Köprü Ormanı), Muş (Varto-Hınıs arası) Bingöl Dağı’nın doğu bölümünde doğal olarak yetişir.

Bitkinin Özellikleri: Boyu 30-200 cm dikensiz ve çalı görünümlüdür.Yaprak uzunluğu 10-35 cm, kelebek biçimindeki taç yaprakları, tüysüz ve altın sarısı renklidir. Meyve dar-uzun biçimli ve içerisinde çok sayıda tohum vardır.

İçerikleri: Bileşiminde %0.1 oranında alkaloit (cytisin, spartein, anagyrin) ve flavon glikozitleri (Genistin) bulunur.

Kullanım Önerileri: Bu türün kurutulmuş çiçek dallarından faydalanılır.Çiçekler veya çiçekli dallar halk hekimliğinde idrar artırıcı, terletici ve müshil olarak kullanılır. İnfüsyon halinde (%1-2) günde 3-4 bardak içilir. Günlük alınan miktar fazla olduğu takdirde kusmuk ve ishale sebep olur. Tohumları zehirli ve çiçekleri acı bir madde ihtiva eder. Çiçekleri ayrıca yün ve keten lifinin sarıya veya yeşile boyanmasında kullanılır.

Etiketler: Şifalı Bitkiler

İlgili Kelimeler: Boyacı Katırtırnağı Faydaları Nelerdir? Boyacı Katırtırnağı Yararları Nelerdir?

Zatülcenp (Plörezi)

Zatülcenp, Plörezi olarak da bilinir, göğüs boşluğunun içini döşeyen ve akciğerlerin çevresini saran plevra adlı zarın iltihaplanması. İltihaplanan bölgede zarın iki katmanı arasındaki boşluğa sıvı salgılanır. Plevra zarında çok miktarda sinir ucu bulunduğundan zatülcenpte şiddetli göğüs ağrısı duyulur, ağrı kimi zaman karına da yansır. Hastalığa sıklıkla akciğerlerdeki bir enfeksiyon, daha ender olarak da romatoit artrit gibi daha yaygın iltihaba yol açan bozukluklar neden olur. Tedavide ağrının giderilmesine ve plevra katmanları arasında biriken sıvının boşaltılmasına çalışılır; bunun yanı sıra, zatülcenpe neden olan patolojik durumun ortadan kaldırılması hedeflenir.


Etiketler:
İlgili Kelimeler: Zatülcenp Nedir? Plörezi Nedir? Zatülcenp (Plörezi) Tedavisi

Yüzme Sporu

Yazar: Prof | Spor | 19 Şubat 2012 | 0 Yorum

Yüzme, vücudun su üstünde kalma özelliğiyle el ve ayakların birleşik hareketinden yararlanarak suda ilerleme. Yaygın bir eğlence ve spor olarak vücudun gelişmesine de katkıda bulunan yüzme, özellikle terapide ve bedensel özürlü kişilerin tedavisinde yararlıdır. Yüzme öğretimi cankurtaranlık eğitiminin de bir parçasıdır.

Tarihçe, Arkeolojik bulgular ve öteki veriler iö 2500'lerden başlayarak Mısır’da, daha sonra Asur, Eski Yunan ve Roma uygarlıklarında insanların yüzdüğünü göstermektedir. Eski Yunan ve Roma’da yüzme askeri eğitimin yanı sıra yetişkinler için temel eğitimin bir parçasıydı. Doğu’da yüzmenin tarihi en azından İÖ I. yüzyıla değin iner; bu tarihlerde Japonya’da yüzme yarışıarı yapıldığına ilişkin kayıtlara rastlanmıştır. Okullarda yüzme eğitimini zorunlu kılan Japon imparatorluk fermanı 17. yüzyıl öncesinden kalmadır. Japonya’nın örgütlü yüzme yarışıarına geçişi ise 19. yüzyıla ve Batı’ya açılmadan önceki döneme uzanır. Büyük Okyanusun yazıöncesi deniz halkları
arasında çocukların yürüme çağında, hatta daha önce yüzmeyi öğrendikleri anlaşılmaktadır. Eski Yunanlıların zaman zaman yüzme yarışıarı düzenlediğine ve ünlü bir boksörün, idmanın bir parçası olarak yüzme sporu yaptığına ilişkin kayıtlar vardır. Eski Romalılar hamamlardan ayrı olarak yüzme havuzları yapmışlardır. Maecenas’ın İÖ I. yüzyılda ilk ısıtmalı yüzme havuzunu yaptırdığı söylenir.

Destan ve efsanelerde de yüzmeden söz edilir, Anglosakson kahraman Beowulf’un, savaş giysileri kuşanmış durumda yüzerken bir düşmanı alt ediştyle övünmesi ve efsane kahramanı Leandros’un aşığı Hero’ya ulaşmak için Çanakkale Boğazını yüzerek geçişi . bu türden anlatılara örnektir. Ortaçağda İnsanların yüzmeye ilgi göstermemesi, bazı uzmanlarca, yüzmenin hastalık bulaştıracağı ve salgın hastalıklara neden olacağı korkusuyla açıklanmaktadır. İngiltere’de 17. yüzyılda kıyı sayfiyelerinde yüzüldüğüne ilişkin bulgular vardır; bunların su terapisiyle ilgili olduğu anlaşılmaktadır. Yüzmenin hem eğlence, hem spor olarak yaygınlaşması ise 19. yüzyıla rastlar. Ilk yüzme sporu örgütünün kurulduğu 1837'de, Londra’da tramplenli altı kapalı yüzme havuzu vardı. Ilk yüzme yarışı 1846'da Avustralya’da düzenlendi. 1869'da kurulan Londra Metropoliten Yüzme Kulüpleri, daha sonraları Ingiliz amatör yüzme sporunun yönetici organı Amatör Yüzme Birliği’ne dönüştü. Kara Avrupa’sındaki bazı ülkelerde de 1882-89 arasında ulusal yüzme federasyonları kuruldu. ABD’de yüzme sporunun ülke çapında örgütlenmesi 1888'de Amatör Spor Birliği’ nin (AAU) kurulmasıyla gerçekleşti. Yeni Zelanda’da ve Yeni Güney Galler’de ulusal yüzme örgütleri 1890'larda ortaya çıktı. Avustralya Amatör Yüzme Birliği 1909'da kuruldu. Uluslararası Amatör Yüzme Federasyonu (FINA) da 1909'da örgütlendi.

Yüzme yarışları, Uluslararası alanda yüzme yarışları, 1896'da yeniden başlatılan Olimpiyat Oyunları’nda bu sporun da yer almasıyla önem kazandı. Önceleri yüzme dalında yalnızca erkekler yarışırlarken, 1912'de bayanlar yüzme yarışıarına da yer verildi. FINA’nın kurulmasından önce Olimpiyat Oyunları ilginç ve değişik yüzme yarışıarına sahne oldu. Örneğin 1896 Atina Olimpiyat Oyunları’nda Yunanistan’ın Pire limanındaki gemilerin güvertesinde bulunan gemicilerin katıldığı 100 m yarışı yapılmıştı. 1900 Paris Olimpiyat Oyunları’nda Sen Irmağında yapılan 200 m engelli yüzme yarışı bir direğe tırmanmayı ve bir dizi kayığın üzerinden geçtikten sonra bu kayıkların altından yüzerek geçmeyi içeriyordu. 1896'dan 1904'e değin olimpiyatlarda yer alan yüzme yarışıarı arasında 4.000 m ve 1 mil yarışı, ayrıca su altından en uzun mesafeye yüzme de vardı. Bu tür tuhaf yarışlar. yüzme sporunu FINA’nın yönetmeye başlamasıyla birlikte kaldırıldı. FINA kurallarına göre hem Olimpiyat Oyunları’nda, hem Dünya şampiyonalarında yarış mesafeleri metre cinsinden ölçülmeye başladı; 1969'da da yarda cinsinden dünya rekorları iptal edildi. Yarışlardaki yüzme stilleri ise serbest, sırtüstü, kurbağalama ve kelebek olmak üzere dört stile indirildi. Günümüzde bireysel karışık yüzme yarışıarında dört stilde de yüzülür. Olimpiyat ve Dünya yüzme şampiyonalarında çeşitli zamanlarda üstünlük kuran birçok ülke olmuştur. Bunlar arasında Macaristan, Danimarka, Avustralya, Almanya, Fransa, İngiltere, Kanada, Japonya ve ABD sayılabilir. 1920'lerden 1980'lerin başlarına değin ABD’li yüzücüler yüzme sporunda üstünlük kurmuşlardır.

Yüzme eğitimi ve antrenmanı, Hem yüzme sporuna, hem can kurtarmaya yönelik yüzme eğitimi programları ilk olarak 19. yüzyılda Ingiltere’de uygulandı. Bu programlar başka Avrupa ülkelerinde de benimsendi. ABD’de can kurtarma amaçlı yüzme eğitimi Kızıl Haç’ın desteğinde başlatıldı. i. ve II. Dünya savaşları sırasında silahlı kuvvetlerin çeşitli birimlerinde yapılan eğitim çalışmaları yüzme sporunun gelişimine katkıda bulundu. Bu arada kamu kuruluşları ve okullarda verilen çocuklara yönelik yüzme kursları da yaygınlaştı.

Uluslararası yüzme yarışıarının önem kazanmasına bağlı olarak 50 m uzunluğunda yüzme havuzları oldukça yaygınlaşmıştır. Günümüzde hem yüzme eğitimi, hem yarışma performansını geliştirme açısından, ha, vuzlarda dalgaları azaltıcı oluklar, kulvarları ayıran şamandıralar yüzücülerin kol ve bacak hareketlerini incelemek üzere su altı kameraları, yüzücülerin görebileceği büyüklükte saatler ve elektronik kronometreler kullanılmaktadır. 1972'den bu yana bütün dünya rekorları saniyenin yüzde biri düzeyinde duyarlık la ölçülmektedir.

Etiketler:
İlgili Kelimeler: Yüzme Sporu Nedir? Yüzme Sporunun Tarihçesi, Yüzme Antrenmanları Nasıl Olur?

Brokoli

Brokoli (Brassica oleraca L. var. Italica)  (Brocoli virsle) 

Kökeni ve Yayılışı Şekli: Anavatanının Akdeniz Bölgesi olduğu kabul edilmektedir. Adını da İtalya’nın bir bölgesinden aldığı bildirilmektedir. Ülkemizde de yetiştirilen bir bitkidir.

 Bitkinin Özellikleri: Kazık kökler kaybolmuş bir saçak köktür. Gövde 30-50 cm kadar boylanır. Ana sapın ucunda ve toplu halde çiçek taslakları oluşur. Gövde üzerindeki her yaprak koltuğundan benzer şekilde çiçek taslağı oluşturma potansiyeline sahiptir. Yaprak, saplı, etli, geniş ve ova i şekillidir. Çiçek yapısı bakımından kamabahara benzer. Tohum şekil ve renk bakımından lahanaya benzer ve 5 yıl kadar çimlenme özelliklerini muhafaza eder.

İçerikleri: A, C, E ye karotin vitaminieri bakımından oldukça zengindir. Flavonoidler, antibiyotikler, sulforafer, indol ve indol türevieri, kalsiyum ve demir gibi çok sayıda mineraller içerir.

Kullanım Önerileri: İçerdiği flavonoidler nedeniyle, vücudun bağışıklık sistemini büyük ölçüde güçlendirir. Antibiyotik özelliğe sahip olması nedeniyle de dünyadaki yaklaşık 1.4 milyar erkeğin sorunu olan iyi huylu prostat büyümesi, idrar yolları enfeksiyonu ve prostatis (prostat) enfeksiyonuna karşı oldukça etkilidir. Özellikle, prostat kanseri, idrar kesesi kanseri, bağırsak kanseri ve meme kanserine karşı önemli ve özellikli bir koruyucu olup içerdiği en önemli koruyucuların en güçlüsü olan sulforafen’den dolayı Amerika’da, bu koruyucu maddelerce  zenginleştirilen droglar, tedavide güvenle kullanılmaktadır. Brokoli tohumlarının çimlendirilmesi halinde sulforafen maddesinin etkisini yaklaşık 50 kat artırmaktadır. Amerika’ da piyasada, çimlendirilmiş brokoli tohumlarından hazırlanan tabletler mevcuttur.

Brokoli, kabak, Brüksel lahanası, karnabahar; içerdikleri antikanserojen, isoflavon ve zengin lifi ile, kansere karşı çok özellikli bir koruyucudurlar. Ancak, bu bitkiler ile; buğday ürünleri, süt ve süt ürünleri, şeker ve yumurta; kolon, mide ve bağırsak iltihaplanmasının baş sebebidir. Bu zararlılara; sigara, alkol, Omega-6 yağı ve diğer yağlar da ilave edilebilir.

İndol ve türevleri ile de vücudun hormon dengesini düzenleyerek; menopoz devresindeki bayanlarda östrojen hôrmonun dengesinin düzenlenmesinde geniş olarak yararlanılmaktadır. Zengin selüloziklifli yapısıyla, bağırsakta metabolik faaliyetler sonunda meydana gelen toksinlerin, besinlerle alınan ağır metallerin emilerek atılmasını kolaylaştırır. Toksinler, hücre zarına ve hücre DNA’sına zarar veren serbest radikaller olup bunlar kanserojen (kanser yapıcı kimyasal) maddelerdir. Brokoli ise çok güçlü bir antioksidandır. Brokoliye antioksidan özelliğini veren etken maddeleri, içerdiği quercetin ve kaempherol adlı maddelerdir.

Kanserle mücadele edilen mutfakta eksik olmayacak besinler:

Brokoli,

Beyaz lahana,
Brüksellahanası,
Soya ve soya ürünleri,
B ve C vitaminieri veya
Omega-3 kaynakları.

Brokoli, kalsiyum ve demirce zengin olması nedeniyle, kemik erimesini önler, demir eksikliğini giderir. Brokoliyi fazla tüketenlerde bağırsak ve akciğer kanseri ile kan dolaşımı hastalıkları az görülür. İndolden dolayı, kadınlarda göğüs kanserini önler. Spinabifida (doğuştan belkemiğinde son omurun kapanmış olması) hastalığını önler. Mide ve yemek borusu kanserinin riskini azaltır.

Brokoli, içerdiği zengin C vitamini ve diğer vitaminlerle, Alzheimer hastaları içinde iyidir. Bu hastalar için ayrıca, enginar, kereviz, havuç, domates, Brüksel lahanası, ıspanak, turunçgiller, çilek, böğürtlen, elma, ahududu, bakalgiller, zencefil, fındık, fıstık, kakao, salatalık, keten tohumu, nane, kişniş, kiraz ve vişne gibi ürünlere de sofrada sıkça yer verilmelidir.

Kür: İçeriğindeki zenginlikten dolayı iyi bir diyet sebzesidir. 150-200 g brokoli (çiçekli sapları), kaynamakta olan 250 ml suda, ağzı kapalı bir vaziyette 3-5 dakika süreyle kaynatılıp süzülür. Bu suyun tamamı, aç karına sabahları içilir. Yemek aralarında ve akşam olmak üzere bu çaydan günde en az 1 i içilir. Her defasında brokoli suyu içildikten sonra en az 20-25 dakika içerisinde başka bir şey yenilip içilmez. Küre, bu şekilde 7 gün süreyle devam edilir. Bu uygulamaya 3 gün ara verildikten sonra yeniden ve 7 gün süreyle aynı şekilde tekrarlanır. Bu şekilde 3 defa (21 gün süreyle) tekrarlandıktan sonra, küre son verilir. Gerek duyulursa, 3 hafta aradan sonra kür tekrarlanır.

Not: Brokoliden azami derecede faydalanılabilmesi için mutlaka brokoli kürü uygulanmalıdır. Aksi taktirde sofrada, haftada birkaç defa brokoli bulundurmakla başarılı bir tedavi uygulanamaz. Yeni başlamış iyi huylu prostat şikayetlerinde 3 haftalık disiplinli bir kür uygulaması sonunda şikayetlerde, bir azalma görülecektir. Bu uygulama ile 10-12 ay rahat bir yaşam sürdürülebilir. Ancak, uzun yıllık (7-8 yıl) hastalarda ise şikayetler tekrarlayabilir.

Brokoli kürü süresinde, baharatlı ve acılı yiyecekler kesinlikle yenmemelidir. Kahve içilmemeli ve katı yağ (iç yağı, don yağı, kuyruk yağı ve margarin) yenmemelidir.

Özel Hayatın Gizliliği

Özel Yaşamın Gizliliği, kişilerin özel yaşamına ve aile yaşamına dokunulmamasını ve saygı gösterilmesini öngören temel hak. Bu hakkın kullanılmasındaki istisna, adli soruşturma ve kovuşturmanın gerekleridir. Özel yaşamın gizliliği çerçevesinde, yasanın açıkça gösterdiği durumlarda usulüne göre verilmiş yargıç kararı olmadıkça, gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda ise yasayla yetkili kılınan merciin emri bulunmadıkça kimsenin üstü, özel kağıtları ve eşyası aranamaz ve bunlara el konamaz.


Teknolojinin gelişmesiyle ortaya çıkan çok kuvvetli teleobjektiflerin, fotoğraf makinelerinin ve dinleme araçlarının kullanılmasıyla kişinin özel yaşamının gizliliğinin korun abilmesi bir sorun niteliğini almıştır. Kişinin özel yaşamı ve özellikle buna ilişkin sırlar hukuken korunan kişisel hak ve yararlardandır. Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddesi gereğince bir kişinin özel yaşam çevresinin kamuya açıklanması hukuka aykırı sayılır.

Özel yaşamın gizliliği içinde değerlendirilmesi gereken bir başka anayasal hak da haberleşmenin gizliliğidir. Bir kimseye gönderilen mektupların başkası tarafından açılması ya da telefon konuşmalarının dinlenmesi ve bunlardaki gizliliklerin öğrenilmesi, açıklanması kişilik haklarını zedeleyici niteliktedir. Yargı kararlarına göre de mektup, hatıra, sırlar üzerinde sahiplerinin hukuken mutlak nitelikte hakları vardır. Bunların, yazanın onayı olmadan yayımlanması kişilik haklarına saldırı sayılır.


Etiketler:
İlgili Kelimeler: Özel Hayatın Gizliliği Nedir? Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Suçu

Twitlerden seçmeler


Twitter’dan seçmeler:

Metehan Demir @metehan_demir

Lokantadaki 4 CHPliye garson sormus ne yersiniz? Yanit:’Sen sadece catal bicak getir, birbirimizi yiyecegiz” Rahmetli Ìnönü nur icinde yat

Onur Gökşen @onur_goksen

yalan görünmez bir bıçaktır. yalan söylerken ne bıçağı görürsün, ne de kendini öldürdüğünü anlarsın.

PuCCa @PuCCaa

Bazı insanların twitlerini okurken sanki onları duyuyorum Selçuk Yöntem mesela böyle genizden tok tok. Sonra benimkine bakıyorum vik vik :(




TatilFirsatlari.com: Tatil Fırsatları, Otel Fırsatları ve Tur Fırsatları

Türkiye e-ticaret pazarı tüm hızıyla büyürken, 2006 yılında domain adresi alınan tatilfirsatlari.com bugün itibariyle yayına girdi. Kullanıcılarına en ekonomik otel fırsatları sunmaktatır.

Ssctur’un açmış olduğu tatil fırsatları sitesinden şuan satın alma işlemi gerçekleştiriliyor Ssctur daha önce açmış olduğu  alobilethatti.com günlük tekil ziyaretcisi 50-60 bin civarındadır ve Türkiye’nin en çok online bilet satan firmasıdır.  Ssctur 8. yılına girmektedir ve başarılı bir firmadır.  Ssctur’un sahibi Salih Çoşkun, 2012'deki Projelerinin www.tatilfirsatlari.com olduğunu açıkladı.


Siz değerli okuyucularımızında tatil, tur ve otel aradıkları zaman Tatil Fırsatları sitesini ziyaret etmelerini öneriyoruz ve Ssctur’a başarılar diliyoruz.


TatilFirsatlari.com: Tatil Fırsatları, Otel Fırsatları ve Tur Fırsatları, 10.0 out of 10 based on 1 rating

Altın yılın zirvesinde


Uluslararası piyasada altının onsu 1.781 dolara çıkarak bu yılın zirve seviyesini gördü. Yükseliş sonrası altının gram satış fiyatı 100.5 TL’ye, çeyrek altının satış fiyatı ise 164 liraya çıktı.

Geçen yılı 1.564 dolardan kapatan altın, yeniden yükselişe geçti.

Uluslararası piyasada altının ons fiyatı 1.781 dolara çıkarak bu yılın en yüksek seviyesine yükseldi. Altın bu seviyeleri son olarak geçen yıl kasım ayında görmüştü.

Sene başından bu yana yüzde yüzde 13'ten fazla değer kazanan altın şu sıralar 1.775 dolardan işlem görüyor.

Altın Alıp Satarak Para Kazanmak İçin Hemen Tıklayın!




Altın yılın zirvesinde


Uluslararası piyasada altının onsu 1.781 dolara çıkarak bu yılın zirve seviyesini gördü. Yükseliş sonrası altının gram satış fiyatı 100.5 TL’ye, çeyrek altının satış fiyatı ise 164 liraya çıktı.

Geçen yılı 1.564 dolardan kapatan altın, yeniden yükselişe geçti.

Uluslararası piyasada altının ons fiyatı 1.781 dolara çıkarak bu yılın en yüksek seviyesine yükseldi. Altın bu seviyeleri son olarak geçen yıl kasım ayında görmüştü.

Sene başından bu yana yüzde yüzde 13'ten fazla değer kazanan altın şu sıralar 1.775 dolardan işlem görüyor.

Altın Alıp Satarak Para Kazanmak İçin Hemen Tıklayın!




Nevşehirli Damat İbrahim Paşa kimdir?


Nevşehirli Damat İbrahim Paşa (d. 1660 – ö. 1730 İstanbul), Sultan III. Ahmet saltanatında, 9 Nisan 1718 – 1 Ekim 1730 tarihleri arasında sadrazamlık yapmış ve ismi Lale Devri ve Nevşehir ile özdeşleşmiş ünlü Osmanlı devlet adamıdır.

Enderun-i Hümayundan, yani Osmanlı saray üniversitesinden yetişen sadrazamların on üçüncüsü ve Osmanlı sadrazamlarının yüz otuzuncusudur. İzdin (Zeytin) Voyvodası Ali Ağanın oğlu olan İbrahim Paşa, Nevşehir(Muşkara)’de dünyaya geldi. İş bulmak için İstanbul’a gelmiş ve Eski Saray masraf katibi Mustafa Efendinin delaletiyle (tavsiyesiyle) 1689'da sarayın helvacı ocağına, daha sonra eski saray baltacıları ocağına kaydolmuştur. İbrahim Efendi hizmetleri ile zamanla yükselip Darüssaade ağasının yazıcı halifesi olarak Padişahın bulunduğu Edirne’ye gitti. Şehzade Ahmet’in padişah olmasından sonra 1703'te Darüssaade ağası yazıcılığına tayin edildi. Bu vazifedeyken padişahın itimat ve teveccühünü kazandı. Ancak Sadrazam olan Çorlulu Ali Paşa onu Edirne’ye gönderdi.

1715'te Mora Seferine çıkan Veziriazam Silahdar Damat Ali Paşa, İbrahim Efendi’yi mevkufatçılıkla beraberinde götürdü. Buranın alınmasından sonra da tahrir (katiplik) işi ile vazifelendirildi.

İbrahim Efendi, 1716 yılında Avusturyalılarla yapılan Petrovaradin Muharebesi’nde bulundu. Mağlubiyetten sonra vaziyeti Padişaha arz etmek üzere bir arıza ile ordu tarafından Edirne’ye gönderildi. III. Ahmet çok güvendiği İbrahim Efendi’yi geri göndermeyerek birinci ruznameci yaptı. Birkaç gün sonra da 3 Ekim 1716'da sadaret kaymakamlığına tayin etti.

İbrahim Paşa, 1717'de şehit Silahdar Damat Ali Paşa’nın ölümüyle dul kalmış bulunan III. Ahmet’in kızı Fatma Sultanla nikahlanarak Damat oldu. İbrahim Paşanın teşebbüsleri sayesinde Avusturyalılarla barış yapılmasının kararlaştırılmasından sonra, 1718'de veziriazamlığa getirilerek Avusturya ile Pasarofça Antlaşması’nı imzaladı. Aynı yıl Venediklilerle de barış yapıldı.

İbrahim Paşanın on üç yıl süren sadrazamlığı zamanında İran ile bir kez savaş yapıldı. Ancak oluşturulan genel barış ortamında devlet bir huzur dönemine girmiştir.
Lale, Çırağan, Sadabad ve diğer mesirelerde, helva sohbetleri düzenlenmesi de bu dönemde oldu. Bunun yanı sıra ilk matbaanın tesisi ve sanayi müesseselerinin kurulması onun gayretleri ile gerçekleşti. İbrahim Paşa, Eylül 1730'da meydana gelen Patrona Halil İsyanı sırasında Sultan III.Ahmet’in heyetiyle birlikte vardığı karar uyarınca öldürülerek cesedi isyancılara teslim edildi.Cesedi paramparça edildi.

Devlet işlerine vakıf, düşünceli, mutedil, kadirşinas, kabiliyetli insanların kadrini bilen bir devlet adamıydı. Padişahın teveccühünü (sevgi ve yakınlık) kazanmakla ve bütün işleri eline almakla şımarmamış, kendisine fenalık yapanlara dahi iyilikte bulunmuştur. Bilinmeyen yönlerinden biri Melami olmasıdır.

Damat İbrahim Paşa’nın hayır eserleri oldukça fazladır. Bunların başında, zevcesi Fatıma Sultanla beraber İstanbul’da Şehzade Camii yakınında yaptırdıkları dershane (Darülhadis), talebeye mahsus odalar, sebil, kütüphane gelir. İstanbul’un muhtelif yerlerinde çeşme, sebil ve mesire yerleri yaptırmıştır. Ayrıca doğum yeri olan ve o tarihte Niğde’ye bağlı olan Muşkara köyünü, başka yerlerden ahaliyi getirip, aşiretleri iskan ile burayı kaza yaptı ve kasabayı sur ile genişletti. Muşkara adını kaldırıp Nevşehir diye adlandırdığı bu yerde iki cami, bir medrese ve medrese talebesiyle fakir halk için imaret yaptırdı.

İstanbul’da kitap satan esnafta bulunan nadide kitapların, ucuz fiyatla satın alınarak Avrupa’ya gönderildiğini öğrenen İbrahim Paşa, bu eserlerin yurtdışına çıkışını yasaklayıp kütüphaneler tesis etti. Ayrıca İstanbul’da bir çini fabrikası ve çuha fabrikasının yanında Hatayi ismi verilen kumaş fabrikasının tesisi, İbrahim Paşa’nın gayret ve çalışmalarıyla olmuştur. Lale Devri ile başlayan park ve bahçelik de bu gayretli sadrazam sayesinde gerçekleşti. Ancak 1730 yılındaki Patrona Halil İsyanı ile yakılıp yıkılan bu bahçelerin benzerleri daha sonra Avrupa’da görüldü.

Ayrıca bakınız;

Lale Devri’ni başlatan Osmanlı sadrazamıdır. O zamanlar Ürgüp’e bağlı olan Muşkara (bugünkü Nevşehir kenti) köyünde doğdu. Genç yaşta İstanbul’a giderek saraya girdi. Bir süre sonra şehzade Ahmed’in yanın­da görevlendirildi. Şehzade 1703'te III. Ahmed adıyla tahta çıkınca o da sarayda çalışma­ya başladı. Saraydan ayrıldığı 1709'dan 1715'e kadar muhasebecilik, defterdarlık gibi görev­lerde bulundu. 1716'da katıldığı Petervaradin Savaşı’nda Sadrazam Silahtar Ali Paşa’nın şe­hit düşmesi üzerine dağılmaya yüz tutan ordu­yu toparlaması yükselmesinin başlangıcını oluşturdu. Kısa sürede vezirliğe yükselen İb­rahim Paşa III. Ahmed’in kızı Fatma Sultan’ la evlenerek damat oldu.

III. Ahmed Avusturya’ya karşı sürdürülen savaşta uğranılan başarısızlık üzerine İbrahim Paşa’yı 1718'de sadrazamlığa getirdi. İbrahim Paşa ordunun durumunu bildiğinden hemen barış yapmak yanlısıydı. Bu yüzden ilk iş ola­rak Pasarofça Antlaşması’nı imzalayarak sa­vaşı sona erdirdi. Bundan sonra barışçı bir or­tam yaratma isteğiyle Lale Devri’ni başlattı.

Bu dönem 1730'da Patrona Halil Ayaklanması’yla sona ererken İbrahim Paşa da tahtını kurtarmak isteyen III. Ahmed’in buyruğuyla boğduruldu. Osmanlı tarihinde yenilikçi sadrazam tipi­nin öncüsü olan İbrahim Paşa İstanbul Şehzadebaşı’nda kendi adına bir külliye yaptırmış, doğduğu köyü de imar edip göçebe aşiretleri yerleştirerek küçük bir kent durumuna getir­miş, buraya Nevşehir adını da o vermiştir.

Kaynaklar: wikipedia , damatibrahimpasa.com




Divan-ı Kebir – Mevlana Celaleddin Rumi


Divan-ı Kebir / Mevlana Celaleddin Rumi Kitap Tanıtımı:

Divân-ı Kebîr (Büyük Divan) Mevlânâ Celaleddîn-i Rûmî’nin söyledigi ilîhî ask siirlerinden olusan,44 bin 8 yüz 34 beyitlik (rubai beyitleri ile birlikte yaklasık 50 bin beyit) nazım bir eserdir. Mevlânâ’nın “Âsıklar Divanım” biçiminde adlandırdıgı eser aynı zamanda “Sems Divanı”, “Divan-ı Sems-i Tebrizî” olarak da anılmaktadır.

Islâm edebiyatında divanların, sairlerinin isimleri ile anılması gelenegine ters düsen bu son adlandırma; Mevlânâ’nın gazellerinin sonunda kendi adı yerine (birkaç istisna dısında) her zaman Sems-i Tebrizî adını kullanmasından kaynaklanmaktadır. Eser, Horasan ilinin halk Farsçası ile yazılmıstır. Yek avaz gazellerden olusur. Mevlânâ bu gazellerinde, ‘Sems (günes) basta olmak üzere, bag-bahçe, gül-bülbül, âsık-mâsûk, deniz-damla, mey-sâkî gibi sembollerle ilâhî askı hep ön plânda tutmakta; Mesnevî’sinde oldugu gibi Allah’a kavusmadan gönlünün huzur bulamayacagını, ilâhî askı yazmada aciz kalıp kaleminin kırıldıgını,

bu dünyanın bir balçıktan ibaret oldugunu, çok yemenin menzile ulasmada engel teskil ettigini, askın akla olan üstünlük ve yüceligini, nefsin kötülügünü, miskin miskin oturan insanların bu tembellikleriyle maksada (ilâhî ask) ulasamayacaklarını, gecelerin uyumakla degil de ask ve ibadetle geçirilmesi gerektigini’ vurgulayarak siirlerini didaktik bir üslûpla söylemektedir.

Mevlana Celaleddin Rumi
Kırkambar Kitaplığı;
İstanbul, 2011, 13,5 x 19,5 cm, 440 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9758264346

Kaynak: antoloji.com




2012 Eurovision şarkımız ve ilk yorumlar


İşte 2012 eurovision şarkımız!

Can Bonomo, Bakü’de düzenlenecek Eurovision’da Türkiye için söyleyeceği ‘Love Me Back’ (Sen de Beni Sev) adlı şarkısını ilk kez TRT ekranlarından seslendirdi. Balkan esintileri taşıyan hareketli şarkı müzik otoritelerinden geçer not aldı.

2012 Eurovision şarkımızı dinlemek için tıklayın!

57. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil edecek olan Can Bonomo, hazırladığı 3 şarkı arasından seçilen “Love Me Back”i  (Sen de Beni Sev) dün akşam ilk kez TRT Stüdyoları’nda canlı yayında seslendirdi. Söz ve müziği kendisine ait tamamı İngilizce şarkıyı söyledikten sonra heyecanını “Ben düşüp bayılacağım” sözleriyle açıklayan Bonomo’ya sahnede 19 kişilik orkestra eşlik etti.  Eurovision’ın yarı finalleri 22- 24 Mayıs, büyük finali ise 26 Mayıs’ta.

Otoriteler tam not verdi

Mehmet Tez: Şarkıda Anadolu ve Balkanlar’dan ezgiler var. Ucuza kaçılmamış, şarkı çok eğlenceli.

maNga: İyi bir görsel bir sunumla ilk beşe girebileceğine inanıyoruz.

Semiha Yankı: Şarkıyı çok beğendim. Umuyorum iyi bir koreografi ve dansçı ekibi ile sahnede olur.

Metin Özülkü:  Balkan ve Osmanlı ezgilerini birleştirmiş. Şarkının her anlamda şansı var.

Sertab Erener: Can’ı çok samimi içten ve rahat buldum. Bu bize yarışmada çok avantaj sağlayacak.

Bülent Özveren: Bence finale kalır.  Şimdiye kadar dinlediğim diğer Eurovision şarkıları arasında en iyisi.

Fuat Güner: Akıllarda kalacak bir parça. Fakat düzenlenmesi, gözden geçirilmesi lazım. Bu parça bizi iyi yerlere getirecektir.

Aykut Gürel: Çok beğendim. Çok heyecanlı ve çok enerjikti. Çok şeker bir çocuk. Sahneye çok yakışıyor. Birçok ülke Balkan müziğine dönüyor.

Işın Karaca: Melodisi hoş ancak İngilizce telaffuzuna çalışması lazım.

İşte şarkı sözleri

Love me back (sen de beni sev)
oh hey hey!
baby love me back today
never ever sink my ship
and sail away
oh oh ah!
Baby dont shut me down
Gıve me all the love I need
And I!ll be gone
I ’m a lonely sailor
Drinking the night away
My ship is made from hope
She’s searching for your bay
Hop on to my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Love me like I love you and say N ana na…
Oh, oh, oh!
We need a bit Rock’n Rol
Baby don’t you crush my soul
And make me fall
Oh, hey, hey!
Baby love back today
Never ever sink my ship
And sail away
Hop onto my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Like me like you say N ana na…
Pirates, high seas, cautions, cannons and potions
A sailor’s passion can always conquer the oceans
Sing with me my children
Nan nay, na nan nan nay nan nan nan nay…

Kaynak: www.milliyet.com.tr




Dönüşüm – Franz Kafka


Dönüşüm / Franz Kafka kitap tanıtımı:

Franz Kafka’nın Dönüşüm adlı eserini bilmeyen neredeyse yok gibidir. Yazıldığı dönemden günümüze kadar çok tartışılmış, üzerine çok sayıda söz söylenmiş ve yazı yazılmış olan Dönüşüm, Kafka’nın hiç kuşkusuz en popüler eseridir.

Kitap, bir şirkette pazarlamacı olarak çalışan Gregor Samsa’nın bir sabah uyandığında kendisini dev bir böceğe dönüşmüş bulmasıyla başlar ve bundan sonra hayatında ne gibi değişiklikler olduğunu, aile üyeleriyle arasındaki ilişkinin nasıl değiştiğini anlatarak devam eder.

Sistemin en küçük birimi olan aile yaşantısının sıkı bir eleştirisini yapan Dönüşüm; okuru sarsan, sorgulatan, düşündüren bir eserdir…

(Tanıtım Bülteninden)

Franz Kafka; Çeviren: Tolga Eraslan
Sis Yayıncılık;
İstanbul, 2011, 14 x 20 cm, 72 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9786055768577

Kaynak: antoloji.com




Uyuz nedir, sebepleri ve tedavisi


Dünyada sıkça görülen hastalıklardan biri uyuz hastalığıdır. Uyuz hastalığına kapıldığını düşünüyorsanız sizler için uyuz hastalığının belirtilerini ve tedavi yöntemlerini sunuyoruz. Hepinize sağlıklı günler dileriz.

En az 2500 yıldır insanlarda görülen bir akar hastalığıdır. Tüm dünyada heryıl 300 milyon uyuz tanısı konulmaktadır. Bu hastalık kişisel hijyene bağlı olmadan her yaş ve ırkta görülebilmektedir. Fakat iyi tanı ve tedavi yöntemleri geliştiğinden, uyuz kalıcı bir hastalık olmaktan çıkmıştır.

Scabies nasıl gelişir?

İnsan gözü tarafından nadiren görülebilen mikroskopik bir akar, hastalığa neden olur. Bu akar insan gözüyle zorlukla görülebilir. İnce 8 adet bacağı , yatsı bir gövdesi vardır ve deride bir tünel açar. Deriye girdikten bir kaç hafta sonra allerjik reaksiyon gelişir. Bunun sonucunda özellikle geceleri artan bir kaşıntı ortaya çıkar.
İnsan uyuzu kişiden kişiye sıkı temas ile bulaşır. Bulaştıran kişi arkadaş veya aile bireyleri olabilir. Hastalık daha çok düşük gelirli, kötü hijyene sahip ailelerde görülür. Kalabalık halde yaşanan kötü hijyene sahip bireylerde daha sık görülebilmesine rağmen herkes de görülebilir.

Dişi akar deride tünel kazarken, yumurtalarını bırakır ve allerjik reaksiyon oluşturan bir sıvı salgılar. Larva ve yavru akarlar deri yüzeyine doğru ilerler ve erişkin bir akar olmak üzere büyür. Eğer bir akar deriden kazınırsa yaklaşık olarak 24 saat yaşar. Hastalık bulaştıktan bir ay sonra uyuz olan kişide kaşıntı başlar.

Hastalık nasıl tanınır?

En erken ve belirgin bulgu özellikle geceleri artan kaşıntıdır. Erken dönemde kırmızı kabarcıklar, kurdeşen benzeri döküntüler ve su kabarcıkları görülebilir. İlerlemiş olgularda deri kabuklu ve pulludur.

Uyuz derinin daha sıcak olduğu kıvrım bölgelerinde daha sık görülür. Parmak araları, el bileği ve dirsekler, kalçalar ve göbek bölgesi, göğüs bölgesi ve penis sık görüldüğü alanlardır. Ayrıca akarlar yüzük altında, bilezik ve saat altında ve tırnak altında bulunmaya eğilim gösterir. Çocuklarda hastalık tüm vücudu, el, ayak tabanlarını ve yüzü de tutma eğilimindedir.

Çocuklar gece boyunca kaşıntı yüzünden uyuyamadıklarından yorgundurlar. Kaşınan yerlerde ikincil olarak bakteriyel infeksiyon gelişebilir. Bir çok çocuk hasta uyuzu için değil, ikincil bakteriyel infeksiyonu için tedavi edilir. Bakterial infeksiyonun tedavi edilmesi biraz rahatlama sağlasa da uyuz tedavi edilmediğinden hastalık tekrar eder.

Kabuklu Uyuz

Kabuklu uyuz hastalığın bulgularının oldukça şiddetli geçtiği bir uyuz şeklidir. El ve ayaklarda olmak üzere vücudun geniş alanları kabuklu ve pulludur. Bu kabukların altında binlerce akar ve yumurtası vardır. Deri kalınlaşmış olduğundan ve ilaçlar akarlara yeterli derecede etkili olamadıklarından tedavisi zordur. Bu tip uyuz yaşlı hastalarda, AIDS li hastalarda veya bağışıklık sistemi bozuk olan kişilerde görülür.

Tanı

Dermatoloji Uzmanının yapacağı dikkatli bir muayene tanıyı koydururur. Bir çok hastalık spesifik bir test yapılmadan kolaylıkla tanınır. Bazı şüpheli olgularda şüpheli alana bir damla yağ damlatılır ve hafifçe alınan bir kazıntı mikroskopta incelenmek için cama yayılır. Tanı akarın veya yumurtalarının görülmesi ile konulur.

Kimler daha fazla riske sahiptir?

Uyuz, bir birine yakın teması çok fazla olan çocuklu ailelerde, yatılı yerlerde kalan çocuklarda ve huzur evlerinde kalan yaşlılarda sık görülür. Ailesel uyuz durumlarında iki yaşın altındaki çocuklar ve sıkı teması bulunan aile bireyleri risk altındadır.

Yaşlılarda – Huzur evinde yaşayan yaşlılarda görülen uyuz geç tanı konulması ve diğer hastalıklarla karışması açısndan büyük problem oluşturmaktadır. Bu gecikme nedeniyle hastalık diğer yaşlılara da bulaşmaktadır. Yaşlılar günlük aktivitelerinde yardıma muhtaç olduğundan hasta bakıcılar da hastalık açısında risk altında kalmaktadırlar.

Uyuzun tedavisi

Uyuzun tedavisi kolay ve çabuktur. %5 permetrin içeren kremler gece yatmadan evvel tüm vücuda uygulanır ve sabah yıkanılır. Krem, kuru bir cilde tüm vücudu kaplayacak şekilde (el, parmak araları, ayak tabanı, kasık ve cinsel bölge, tırnakların altı, küçük çocuklarda yüzü de içerecek şekilde) sürülmeli ve 8-14 saat vücutta kalmalıdır.Bir hafta sonra özellikle küçük çocuklara hala bulgu varsaikinci bir tedavi yapılmalıdır. % 5 permetrinin tek bilinen yan etkisi özellikle şiddetli uyuz olgularında yanma ve batmadır. Bütün bulgular tedaviden 4 hafta sonra gerilemiş olmalıdır.

Diğer bir etkili bir tedavi yöntemi %1 lik lindan solüsyonunun kullanımıdır. Bir veya iki kere yapılan gece uygulaması oldukça etkilidir. Lindan solüsyonu sürüldükten 8-12 saat sonra yıkanmalıdır. Doktorunuzu tavsiye ettiği dozdan fazla uygulama yapılmamalı, ikinci bir uygulama yapılacaksa 7 gün ara verilmelidir. Lindan bebekler, küçük çocuklara, hamilelere ve emzirenlere, felçlilere ve nörolojik hastalığı olanlara uygulanmamalıdır.

Kükürtlü merhemlerde tedavi de kullanılabilir. Antihistaminikler kaşıntıyı baskılamak için kullanılırlar.

Tedavi yapılırken evde yaşayan tüm aile bireyleri de tedavi edilmelidir. Hastalık yaygın epidemi yaptığında risk altındaki tüm gruplar tedavi edilmelidir. Aile bireylerinin hepsi bir arada tedavi edilmeli, hatta yakın teması olan arkadaşlar, bakıcılar ve sınıfta yakın teması bulunan kişiler de tedavi edilmelidir. Kıyafetler ve yatak örtüleri yıkanmalıdır.

Uyuzun başarılı bir şekilde ortadan kalırılması için aşağıdakiler gereklidir:

Tedaviye başlamak için bir an önde doktora başvurun.
Uyuza yakalanma düşüncesi sizi rahatsız etmesine rağmen unutmayın ki uyuzun kişisel temizlikle ilgisi yoktur.
Hastalığa sahip olan ve yakınında bulunan kişiler tedavi edilmelidir.
Hastalığın kuluçka devresi 6-8 hafta olduğundan hastalığa ait bulgular hemen görülmez.
Eğer herkes tedavi edilmezse hastalık kontrol altına alınamaz.
İlacı boyundan ayak ucuna kadar her yere uygulayın.
Uygulamadan sonra ellerinizi yıkarsanız, ellerinize yeniden ilaç sürmelisiniz.
Bütün kişesel eşyalarınızı yıkayınız.
Yıkamak istemediğiniz elbiseleri kurutma makinesinde 30 dakika kurutunuz veya kuru temizlemeye veriniz.
Ev hayvanlarının tedavi edilmesine gerek yoktur.
Kaşıntı hastalığın başarılı bir tedavisinden sonra bir iki hafta devam edebilir.
Eşyaların bir plastik torbaya konulup iki hafta bekletil mesi ile akarlar beslenemedikleri için ölür.
Yatak çarşafları ve kılıfları yıkanmalıdır.

Ne yapılmamalıdır?

Uyuzu olan kişinin derisini deterjan ve sabunla sertçe oğuşturması hastalığın kötüleşmesine neden olabilir.
Doktorunuz tarafından önerilmedikçe kortizonlu veya başka ilaçlar içeren kremler kullanılmamalıdır.
Doktorunuz tarafından önerilmedikçe, tedavi iki kereden fazla tekrar edilmemelidir.

Kaynak: www.sagliksiteniz.com




2012 Eurovision şarkımızı dinleyin!


İşte 2012 eurovision şarkımız!

Can Bonomo, Bakü’de düzenlenecek Eurovision’da Türkiye için söyleyeceği ‘Love Me Back’ (Sen de Beni Sev) adlı şarkısını ilk kez TRT ekranlarından seslendirdi. Balkan esintileri taşıyan hareketli şarkı müzik otoritelerinden geçer not aldı.

Şarkının sözleri

Love me back (sen de beni sev)
oh hey hey!
baby love me back today
never ever sink my ship
and sail away
oh oh ah!
Baby dont shut me down
Gıve me all the love I need
And I!ll be gone
I ’m a lonely sailor
Drinking the night away
My ship is made from hope
She’s searching for your bay
Hop on to my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Love me like I love you and say N ana na…
Oh, oh, oh!
We need a bit Rock’n Rol
Baby don’t you crush my soul
And make me fall
Oh, hey, hey!
Baby love back today
Never ever sink my ship
And sail away
Hop onto my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Like me like you say N ana na…
Pirates, high seas, cautions, cannons and potions
A sailor’s passion can always conquer the oceans
Sing with me my children
Nan nay, na nan nan nay nan nan nan nay…

Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/




2012 Eurovision şarkımız ve ilk yorumlar


İşte 2012 eurovision şarkımız!

Can Bonomo, Bakü’de düzenlenecek Eurovision’da Türkiye için söyleyeceği ‘Love Me Back’ (Sen de Beni Sev) adlı şarkısını ilk kez TRT ekranlarından seslendirdi. Balkan esintileri taşıyan hareketli şarkı müzik otoritelerinden geçer not aldı.

2012 Eurovision şarkımızı dinlemek için tıklayın!

57. Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi temsil edecek olan Can Bonomo, hazırladığı 3 şarkı arasından seçilen “Love Me Back”i  (Sen de Beni Sev) dün akşam ilk kez TRT Stüdyoları’nda canlı yayında seslendirdi. Söz ve müziği kendisine ait tamamı İngilizce şarkıyı söyledikten sonra heyecanını “Ben düşüp bayılacağım” sözleriyle açıklayan Bonomo’ya sahnede 19 kişilik orkestra eşlik etti.  Eurovision’ın yarı finalleri 22- 24 Mayıs, büyük finali ise 26 Mayıs’ta.

Otoriteler tam not verdi

Mehmet Tez: Şarkıda Anadolu ve Balkanlar’dan ezgiler var. Ucuza kaçılmamış, şarkı çok eğlenceli.

maNga: İyi bir görsel bir sunumla ilk beşe girebileceğine inanıyoruz.

Semiha Yankı: Şarkıyı çok beğendim. Umuyorum iyi bir koreografi ve dansçı ekibi ile sahnede olur.

Metin Özülkü:  Balkan ve Osmanlı ezgilerini birleştirmiş. Şarkının her anlamda şansı var.

Sertab Erener: Can’ı çok samimi içten ve rahat buldum. Bu bize yarışmada çok avantaj sağlayacak.

Bülent Özveren: Bence finale kalır.  Şimdiye kadar dinlediğim diğer Eurovision şarkıları arasında en iyisi.

Fuat Güner: Akıllarda kalacak bir parça. Fakat düzenlenmesi, gözden geçirilmesi lazım. Bu parça bizi iyi yerlere getirecektir.

Aykut Gürel: Çok beğendim. Çok heyecanlı ve çok enerjikti. Çok şeker bir çocuk. Sahneye çok yakışıyor. Birçok ülke Balkan müziğine dönüyor.

Işın Karaca: Melodisi hoş ancak İngilizce telaffuzuna çalışması lazım.

İşte şarkı sözleri

Love me back (sen de beni sev)
oh hey hey!
baby love me back today
never ever sink my ship
and sail away
oh oh ah!
Baby dont shut me down
Gıve me all the love I need
And I!ll be gone
I ’m a lonely sailor
Drinking the night away
My ship is made from hope
She’s searching for your bay
Hop on to my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Love me like I love you and say N ana na…
Oh, oh, oh!
We need a bit Rock’n Rol
Baby don’t you crush my soul
And make me fall
Oh, hey, hey!
Baby love back today
Never ever sink my ship
And sail away
Hop onto my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Like me like you say N ana na…
Pirates, high seas, cautions, cannons and potions
A sailor’s passion can always conquer the oceans
Sing with me my children
Nan nay, na nan nan nay nan nan nan nay…

Kaynak: www.milliyet.com.tr




Nevşehirli Damat İbrahim Paşa kimdir?


Nevşehirli Damat İbrahim Paşa (d. 1660 – ö. 1730 İstanbul), Sultan III. Ahmet saltanatında, 9 Nisan 1718 – 1 Ekim 1730 tarihleri arasında sadrazamlık yapmış ve ismi Lale Devri ve Nevşehir ile özdeşleşmiş ünlü Osmanlı devlet adamıdır.

Enderun-i Hümayundan, yani Osmanlı saray üniversitesinden yetişen sadrazamların on üçüncüsü ve Osmanlı sadrazamlarının yüz otuzuncusudur. İzdin (Zeytin) Voyvodası Ali Ağanın oğlu olan İbrahim Paşa, Nevşehir(Muşkara)’de dünyaya geldi. İş bulmak için İstanbul’a gelmiş ve Eski Saray masraf katibi Mustafa Efendinin delaletiyle (tavsiyesiyle) 1689'da sarayın helvacı ocağına, daha sonra eski saray baltacıları ocağına kaydolmuştur. İbrahim Efendi hizmetleri ile zamanla yükselip Darüssaade ağasının yazıcı halifesi olarak Padişahın bulunduğu Edirne’ye gitti. Şehzade Ahmet’in padişah olmasından sonra 1703'te Darüssaade ağası yazıcılığına tayin edildi. Bu vazifedeyken padişahın itimat ve teveccühünü kazandı. Ancak Sadrazam olan Çorlulu Ali Paşa onu Edirne’ye gönderdi.

1715'te Mora Seferine çıkan Veziriazam Silahdar Damat Ali Paşa, İbrahim Efendi’yi mevkufatçılıkla beraberinde götürdü. Buranın alınmasından sonra da tahrir (katiplik) işi ile vazifelendirildi.

İbrahim Efendi, 1716 yılında Avusturyalılarla yapılan Petrovaradin Muharebesi’nde bulundu. Mağlubiyetten sonra vaziyeti Padişaha arz etmek üzere bir arıza ile ordu tarafından Edirne’ye gönderildi. III. Ahmet çok güvendiği İbrahim Efendi’yi geri göndermeyerek birinci ruznameci yaptı. Birkaç gün sonra da 3 Ekim 1716'da sadaret kaymakamlığına tayin etti.

İbrahim Paşa, 1717'de şehit Silahdar Damat Ali Paşa’nın ölümüyle dul kalmış bulunan III. Ahmet’in kızı Fatma Sultanla nikahlanarak Damat oldu. İbrahim Paşanın teşebbüsleri sayesinde Avusturyalılarla barış yapılmasının kararlaştırılmasından sonra, 1718'de veziriazamlığa getirilerek Avusturya ile Pasarofça Antlaşması’nı imzaladı. Aynı yıl Venediklilerle de barış yapıldı.

İbrahim Paşanın on üç yıl süren sadrazamlığı zamanında İran ile bir kez savaş yapıldı. Ancak oluşturulan genel barış ortamında devlet bir huzur dönemine girmiştir.
Lale, Çırağan, Sadabad ve diğer mesirelerde, helva sohbetleri düzenlenmesi de bu dönemde oldu. Bunun yanı sıra ilk matbaanın tesisi ve sanayi müesseselerinin kurulması onun gayretleri ile gerçekleşti. İbrahim Paşa, Eylül 1730'da meydana gelen Patrona Halil İsyanı sırasında Sultan III.Ahmet’in heyetiyle birlikte vardığı karar uyarınca öldürülerek cesedi isyancılara teslim edildi.Cesedi paramparça edildi.

Devlet işlerine vakıf, düşünceli, mutedil, kadirşinas, kabiliyetli insanların kadrini bilen bir devlet adamıydı. Padişahın teveccühünü (sevgi ve yakınlık) kazanmakla ve bütün işleri eline almakla şımarmamış, kendisine fenalık yapanlara dahi iyilikte bulunmuştur. Bilinmeyen yönlerinden biri Melami olmasıdır.

Damat İbrahim Paşa’nın hayır eserleri oldukça fazladır. Bunların başında, zevcesi Fatıma Sultanla beraber İstanbul’da Şehzade Camii yakınında yaptırdıkları dershane (Darülhadis), talebeye mahsus odalar, sebil, kütüphane gelir. İstanbul’un muhtelif yerlerinde çeşme, sebil ve mesire yerleri yaptırmıştır. Ayrıca doğum yeri olan ve o tarihte Niğde’ye bağlı olan Muşkara köyünü, başka yerlerden ahaliyi getirip, aşiretleri iskan ile burayı kaza yaptı ve kasabayı sur ile genişletti. Muşkara adını kaldırıp Nevşehir diye adlandırdığı bu yerde iki cami, bir medrese ve medrese talebesiyle fakir halk için imaret yaptırdı.

İstanbul’da kitap satan esnafta bulunan nadide kitapların, ucuz fiyatla satın alınarak Avrupa’ya gönderildiğini öğrenen İbrahim Paşa, bu eserlerin yurtdışına çıkışını yasaklayıp kütüphaneler tesis etti. Ayrıca İstanbul’da bir çini fabrikası ve çuha fabrikasının yanında Hatayi ismi verilen kumaş fabrikasının tesisi, İbrahim Paşa’nın gayret ve çalışmalarıyla olmuştur. Lale Devri ile başlayan park ve bahçelik de bu gayretli sadrazam sayesinde gerçekleşti. Ancak 1730 yılındaki Patrona Halil İsyanı ile yakılıp yıkılan bu bahçelerin benzerleri daha sonra Avrupa’da görüldü.

Ayrıca bakınız;

Lale Devri’ni başlatan Osmanlı sadrazamıdır. O zamanlar Ürgüp’e bağlı olan Muşkara (bugünkü Nevşehir kenti) köyünde doğdu. Genç yaşta İstanbul’a giderek saraya girdi. Bir süre sonra şehzade Ahmed’in yanın­da görevlendirildi. Şehzade 1703'te III. Ahmed adıyla tahta çıkınca o da sarayda çalışma­ya başladı. Saraydan ayrıldığı 1709'dan 1715'e kadar muhasebecilik, defterdarlık gibi görev­lerde bulundu. 1716'da katıldığı Petervaradin Savaşı’nda Sadrazam Silahtar Ali Paşa’nın şe­hit düşmesi üzerine dağılmaya yüz tutan ordu­yu toparlaması yükselmesinin başlangıcını oluşturdu. Kısa sürede vezirliğe yükselen İb­rahim Paşa III. Ahmed’in kızı Fatma Sultan’ la evlenerek damat oldu.

III. Ahmed Avusturya’ya karşı sürdürülen savaşta uğranılan başarısızlık üzerine İbrahim Paşa’yı 1718'de sadrazamlığa getirdi. İbrahim Paşa ordunun durumunu bildiğinden hemen barış yapmak yanlısıydı. Bu yüzden ilk iş ola­rak Pasarofça Antlaşması’nı imzalayarak sa­vaşı sona erdirdi. Bundan sonra barışçı bir or­tam yaratma isteğiyle Lale Devri’ni başlattı.

Bu dönem 1730'da Patrona Halil Ayaklanması’yla sona ererken İbrahim Paşa da tahtını kurtarmak isteyen III. Ahmed’in buyruğuyla boğduruldu. Osmanlı tarihinde yenilikçi sadrazam tipi­nin öncüsü olan İbrahim Paşa İstanbul Şehzadebaşı’nda kendi adına bir külliye yaptırmış, doğduğu köyü de imar edip göçebe aşiretleri yerleştirerek küçük bir kent durumuna getir­miş, buraya Nevşehir adını da o vermiştir.

Kaynaklar: wikipedia , damatibrahimpasa.com




2012 Eurovision şarkımızı dinleyin!


İşte 2012 eurovision şarkımız!

Can Bonomo, Bakü’de düzenlenecek Eurovision’da Türkiye için söyleyeceği ‘Love Me Back’ (Sen de Beni Sev) adlı şarkısını ilk kez TRT ekranlarından seslendirdi. Balkan esintileri taşıyan hareketli şarkı müzik otoritelerinden geçer not aldı.

Şarkının sözleri

Love me back (sen de beni sev)
oh hey hey!
baby love me back today
never ever sink my ship
and sail away
oh oh ah!
Baby dont shut me down
Gıve me all the love I need
And I!ll be gone
I ’m a lonely sailor
Drinking the night away
My ship is made from hope
She’s searching for your bay
Hop on to my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Love me like I love you and say N ana na…
Oh, oh, oh!
We need a bit Rock’n Rol
Baby don’t you crush my soul
And make me fall
Oh, hey, hey!
Baby love back today
Never ever sink my ship
And sail away
Hop onto my ship baby
I’ll make you fly
You love me and you know that baby
Don’t you lie
Like me like you say N ana na…
Pirates, high seas, cautions, cannons and potions
A sailor’s passion can always conquer the oceans
Sing with me my children
Nan nay, na nan nan nay nan nan nan nay…

Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/




Divan-ı Kebir – Mevlana Celaleddin Rumi


Divan-ı Kebir / Mevlana Celaleddin Rumi Kitap Tanıtımı:

Divân-ı Kebîr (Büyük Divan) Mevlânâ Celaleddîn-i Rûmî’nin söyledigi ilîhî ask siirlerinden olusan,44 bin 8 yüz 34 beyitlik (rubai beyitleri ile birlikte yaklasık 50 bin beyit) nazım bir eserdir. Mevlânâ’nın “Âsıklar Divanım” biçiminde adlandırdıgı eser aynı zamanda “Sems Divanı”, “Divan-ı Sems-i Tebrizî” olarak da anılmaktadır.

Islâm edebiyatında divanların, sairlerinin isimleri ile anılması gelenegine ters düsen bu son adlandırma; Mevlânâ’nın gazellerinin sonunda kendi adı yerine (birkaç istisna dısında) her zaman Sems-i Tebrizî adını kullanmasından kaynaklanmaktadır. Eser, Horasan ilinin halk Farsçası ile yazılmıstır. Yek avaz gazellerden olusur. Mevlânâ bu gazellerinde, ‘Sems (günes) basta olmak üzere, bag-bahçe, gül-bülbül, âsık-mâsûk, deniz-damla, mey-sâkî gibi sembollerle ilâhî askı hep ön plânda tutmakta; Mesnevî’sinde oldugu gibi Allah’a kavusmadan gönlünün huzur bulamayacagını, ilâhî askı yazmada aciz kalıp kaleminin kırıldıgını,

bu dünyanın bir balçıktan ibaret oldugunu, çok yemenin menzile ulasmada engel teskil ettigini, askın akla olan üstünlük ve yüceligini, nefsin kötülügünü, miskin miskin oturan insanların bu tembellikleriyle maksada (ilâhî ask) ulasamayacaklarını, gecelerin uyumakla degil de ask ve ibadetle geçirilmesi gerektigini’ vurgulayarak siirlerini didaktik bir üslûpla söylemektedir.

Mevlana Celaleddin Rumi
Kırkambar Kitaplığı;
İstanbul, 2011, 13,5 x 19,5 cm, 440 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9758264346

Kaynak: antoloji.com




Dönüşüm – Franz Kafka


Dönüşüm / Franz Kafka kitap tanıtımı:

Franz Kafka’nın Dönüşüm adlı eserini bilmeyen neredeyse yok gibidir. Yazıldığı dönemden günümüze kadar çok tartışılmış, üzerine çok sayıda söz söylenmiş ve yazı yazılmış olan Dönüşüm, Kafka’nın hiç kuşkusuz en popüler eseridir.

Kitap, bir şirkette pazarlamacı olarak çalışan Gregor Samsa’nın bir sabah uyandığında kendisini dev bir böceğe dönüşmüş bulmasıyla başlar ve bundan sonra hayatında ne gibi değişiklikler olduğunu, aile üyeleriyle arasındaki ilişkinin nasıl değiştiğini anlatarak devam eder.

Sistemin en küçük birimi olan aile yaşantısının sıkı bir eleştirisini yapan Dönüşüm; okuru sarsan, sorgulatan, düşündüren bir eserdir…

(Tanıtım Bülteninden)

Franz Kafka; Çeviren: Tolga Eraslan
Sis Yayıncılık;
İstanbul, 2011, 14 x 20 cm, 72 sayfa, Türkçe, Karton Kapak.
ISBN No: 9786055768577

Kaynak: antoloji.com




Uyuz nedir, sebepleri ve tedavisi


Dünyada sıkça görülen hastalıklardan biri uyuz hastalığıdır. Uyuz hastalığına kapıldığını düşünüyorsanız sizler için uyuz hastalığının belirtilerini ve tedavi yöntemlerini sunuyoruz. Hepinize sağlıklı günler dileriz.

En az 2500 yıldır insanlarda görülen bir akar hastalığıdır. Tüm dünyada heryıl 300 milyon uyuz tanısı konulmaktadır. Bu hastalık kişisel hijyene bağlı olmadan her yaş ve ırkta görülebilmektedir. Fakat iyi tanı ve tedavi yöntemleri geliştiğinden, uyuz kalıcı bir hastalık olmaktan çıkmıştır.

Scabies nasıl gelişir?

İnsan gözü tarafından nadiren görülebilen mikroskopik bir akar, hastalığa neden olur. Bu akar insan gözüyle zorlukla görülebilir. İnce 8 adet bacağı , yatsı bir gövdesi vardır ve deride bir tünel açar. Deriye girdikten bir kaç hafta sonra allerjik reaksiyon gelişir. Bunun sonucunda özellikle geceleri artan bir kaşıntı ortaya çıkar.
İnsan uyuzu kişiden kişiye sıkı temas ile bulaşır. Bulaştıran kişi arkadaş veya aile bireyleri olabilir. Hastalık daha çok düşük gelirli, kötü hijyene sahip ailelerde görülür. Kalabalık halde yaşanan kötü hijyene sahip bireylerde daha sık görülebilmesine rağmen herkes de görülebilir.

Dişi akar deride tünel kazarken, yumurtalarını bırakır ve allerjik reaksiyon oluşturan bir sıvı salgılar. Larva ve yavru akarlar deri yüzeyine doğru ilerler ve erişkin bir akar olmak üzere büyür. Eğer bir akar deriden kazınırsa yaklaşık olarak 24 saat yaşar. Hastalık bulaştıktan bir ay sonra uyuz olan kişide kaşıntı başlar.

Hastalık nasıl tanınır?

En erken ve belirgin bulgu özellikle geceleri artan kaşıntıdır. Erken dönemde kırmızı kabarcıklar, kurdeşen benzeri döküntüler ve su kabarcıkları görülebilir. İlerlemiş olgularda deri kabuklu ve pulludur.

Uyuz derinin daha sıcak olduğu kıvrım bölgelerinde daha sık görülür. Parmak araları, el bileği ve dirsekler, kalçalar ve göbek bölgesi, göğüs bölgesi ve penis sık görüldüğü alanlardır. Ayrıca akarlar yüzük altında, bilezik ve saat altında ve tırnak altında bulunmaya eğilim gösterir. Çocuklarda hastalık tüm vücudu, el, ayak tabanlarını ve yüzü de tutma eğilimindedir.

Çocuklar gece boyunca kaşıntı yüzünden uyuyamadıklarından yorgundurlar. Kaşınan yerlerde ikincil olarak bakteriyel infeksiyon gelişebilir. Bir çok çocuk hasta uyuzu için değil, ikincil bakteriyel infeksiyonu için tedavi edilir. Bakterial infeksiyonun tedavi edilmesi biraz rahatlama sağlasa da uyuz tedavi edilmediğinden hastalık tekrar eder.

Kabuklu Uyuz

Kabuklu uyuz hastalığın bulgularının oldukça şiddetli geçtiği bir uyuz şeklidir. El ve ayaklarda olmak üzere vücudun geniş alanları kabuklu ve pulludur. Bu kabukların altında binlerce akar ve yumurtası vardır. Deri kalınlaşmış olduğundan ve ilaçlar akarlara yeterli derecede etkili olamadıklarından tedavisi zordur. Bu tip uyuz yaşlı hastalarda, AIDS li hastalarda veya bağışıklık sistemi bozuk olan kişilerde görülür.

Tanı

Dermatoloji Uzmanının yapacağı dikkatli bir muayene tanıyı koydururur. Bir çok hastalık spesifik bir test yapılmadan kolaylıkla tanınır. Bazı şüpheli olgularda şüpheli alana bir damla yağ damlatılır ve hafifçe alınan bir kazıntı mikroskopta incelenmek için cama yayılır. Tanı akarın veya yumurtalarının görülmesi ile konulur.

Kimler daha fazla riske sahiptir?

Uyuz, bir birine yakın teması çok fazla olan çocuklu ailelerde, yatılı yerlerde kalan çocuklarda ve huzur evlerinde kalan yaşlılarda sık görülür. Ailesel uyuz durumlarında iki yaşın altındaki çocuklar ve sıkı teması bulunan aile bireyleri risk altındadır.

Yaşlılarda – Huzur evinde yaşayan yaşlılarda görülen uyuz geç tanı konulması ve diğer hastalıklarla karışması açısndan büyük problem oluşturmaktadır. Bu gecikme nedeniyle hastalık diğer yaşlılara da bulaşmaktadır. Yaşlılar günlük aktivitelerinde yardıma muhtaç olduğundan hasta bakıcılar da hastalık açısında risk altında kalmaktadırlar.

Uyuzun tedavisi

Uyuzun tedavisi kolay ve çabuktur. %5 permetrin içeren kremler gece yatmadan evvel tüm vücuda uygulanır ve sabah yıkanılır. Krem, kuru bir cilde tüm vücudu kaplayacak şekilde (el, parmak araları, ayak tabanı, kasık ve cinsel bölge, tırnakların altı, küçük çocuklarda yüzü de içerecek şekilde) sürülmeli ve 8-14 saat vücutta kalmalıdır.Bir hafta sonra özellikle küçük çocuklara hala bulgu varsaikinci bir tedavi yapılmalıdır. % 5 permetrinin tek bilinen yan etkisi özellikle şiddetli uyuz olgularında yanma ve batmadır. Bütün bulgular tedaviden 4 hafta sonra gerilemiş olmalıdır.

Diğer bir etkili bir tedavi yöntemi %1 lik lindan solüsyonunun kullanımıdır. Bir veya iki kere yapılan gece uygulaması oldukça etkilidir. Lindan solüsyonu sürüldükten 8-12 saat sonra yıkanmalıdır. Doktorunuzu tavsiye ettiği dozdan fazla uygulama yapılmamalı, ikinci bir uygulama yapılacaksa 7 gün ara verilmelidir. Lindan bebekler, küçük çocuklara, hamilelere ve emzirenlere, felçlilere ve nörolojik hastalığı olanlara uygulanmamalıdır.

Kükürtlü merhemlerde tedavi de kullanılabilir. Antihistaminikler kaşıntıyı baskılamak için kullanılırlar.

Tedavi yapılırken evde yaşayan tüm aile bireyleri de tedavi edilmelidir. Hastalık yaygın epidemi yaptığında risk altındaki tüm gruplar tedavi edilmelidir. Aile bireylerinin hepsi bir arada tedavi edilmeli, hatta yakın teması olan arkadaşlar, bakıcılar ve sınıfta yakın teması bulunan kişiler de tedavi edilmelidir. Kıyafetler ve yatak örtüleri yıkanmalıdır.

Uyuzun başarılı bir şekilde ortadan kalırılması için aşağıdakiler gereklidir:

Tedaviye başlamak için bir an önde doktora başvurun.
Uyuza yakalanma düşüncesi sizi rahatsız etmesine rağmen unutmayın ki uyuzun kişisel temizlikle ilgisi yoktur.
Hastalığa sahip olan ve yakınında bulunan kişiler tedavi edilmelidir.
Hastalığın kuluçka devresi 6-8 hafta olduğundan hastalığa ait bulgular hemen görülmez.
Eğer herkes tedavi edilmezse hastalık kontrol altına alınamaz.
İlacı boyundan ayak ucuna kadar her yere uygulayın.
Uygulamadan sonra ellerinizi yıkarsanız, ellerinize yeniden ilaç sürmelisiniz.
Bütün kişesel eşyalarınızı yıkayınız.
Yıkamak istemediğiniz elbiseleri kurutma makinesinde 30 dakika kurutunuz veya kuru temizlemeye veriniz.
Ev hayvanlarının tedavi edilmesine gerek yoktur.
Kaşıntı hastalığın başarılı bir tedavisinden sonra bir iki hafta devam edebilir.
Eşyaların bir plastik torbaya konulup iki hafta bekletil mesi ile akarlar beslenemedikleri için ölür.
Yatak çarşafları ve kılıfları yıkanmalıdır.

Ne yapılmamalıdır?

Uyuzu olan kişinin derisini deterjan ve sabunla sertçe oğuşturması hastalığın kötüleşmesine neden olabilir.
Doktorunuz tarafından önerilmedikçe kortizonlu veya başka ilaçlar içeren kremler kullanılmamalıdır.
Doktorunuz tarafından önerilmedikçe, tedavi iki kereden fazla tekrar edilmemelidir.

Kaynak: www.sagliksiteniz.com




Twitlerden seçmeler


Twitter’dan seçmeler:

Metehan Demir @metehan_demir

Lokantadaki 4 CHPliye garson sormus ne yersiniz? Yanit:’Sen sadece catal bicak getir, birbirimizi yiyecegiz” Rahmetli Ìnönü nur icinde yat

Onur Gökşen @onur_goksen

yalan görünmez bir bıçaktır. yalan söylerken ne bıçağı görürsün, ne de kendini öldürdüğünü anlarsın.

PuCCa @PuCCaa

Bazı insanların twitlerini okurken sanki onları duyuyorum Selçuk Yöntem mesela böyle genizden tok tok. Sonra benimkine bakıyorum vik vik :(




Cartoon Contests


5th International Sporthumor The Smile Olympics — 2012 Italy

DEADLINE: 28. 02. 2012
5th INTERNATIONAL “SPORTHUMOR” THE SMILE OLIMPICS, ITALIA

Theme: “All Sports…” (Football, Cycling, Athletics, Boxing, Motorcycling, Skiing, Motor Racing, Swimming, Running, Speedboat Racing, Basketball, Baseball, etc…)

Section:
Cartoon, Caricature, Digital Prints…

Size: A4 (21×29.7) Only…

Work: Maximum of 3 works… Original…

The digital works, printed on paper with original signatures, participate in the competition…

Deadline: 28 FEBRUARY 2012

Prizes:
2.000 € (For original cartoons)
1.000 € (For original caricature)
500 € (For digital works)

Address:
Emilio Isca Via Dante 4,
10098 Rivoli / TO (Italia)

E-Mail Address: emilioisca@libero.it

———-

II. SELECTIVE CARTOON CONTEST — 2012 Hungary

DEADLINE: 28. 02. 2012
II. SELECTIVE CARTOON CONTEST
1.) I am a selective man!
Theme: promoting selective waste collection.

We can help save our planet for the next generation by selectively collect used and unneeded, but still recycleable materials. Although selective waste collection is not a problem any more, it still has not become an integral part of our everyday life. Let’s use the humour of cartoons to show some of the absurdities and contradictions of our lives and let’s have a good laugh at our own peccadillos. Humour may help us and our children better understand our planet’s needs.

2.) The contest is open, so we accept works of both amateurs and professionals from all around the globe.

3.) Deadline for entries: 28. February, 2012.

4.) The entries will be judged by a professional jury. The jury’s decision is not negotiable.

5.) We aim to organise an exhibition tour in primary, secondary schools and colleges in Hungary, where we would like to point out the imprtance of selective waste collection to the young. The first exhibition is scheduled in Baja in March 2012.

6.) It folows from 5.) that the submitted cartoons will not be returned!

7.)  Participants can submit up to three original cartoons in A/4 or A/3 size, using any technique. Prints of cartoons produced or coloured with software can also be submitted on condition that it has the cartoonist’s original signature and the print’s serial number.

8.) The participants should write their name, address, phone number and e-mail address on the back of the cartoons.

9.) Postal address for entries (please note the order!):
Istvan Kelemen
Baja
Bajza J. u. 19.
6500
Hungary

10.) For information or enquiries about the competition contact:
Phone: +36 20 426 58 82
e-mail: grafikuskelemen@freemail.hu

11) First prize: HUF 200,000, gross
Three DIPLOMAS

12.) For the list and works of participants and for any other information visit: www.grafikuskelemen.hu .

13.) Participants whose works are selected by the jury for the catalogue will receive a free copy of it via post.

14.) The organiser retains the right to use the cartoons freely (e.g. poster, leaflet, calendar, etc.)

15.) By entering the contest the participant accepts the terms of the contest.
We wish you good luck and sucessful participation.

———-

5th International Contest of Caricature and Cartoon of Vianden — 2012 Luxembourg

DEADLINE: 18. 03. 2012
The Museum of Caricature and Cartoon of Vianden with the cooperation of Les Amis du Château de Vianden, Naturpark OUR and CartoonArt.lu are pleased to announce their
5th INTERNATIONAL CONTEST OF CARICATURE AND CARTOON OF VIANDEN

1. Subject:
Category 1 – CARTOON: Art
Catogory 2 – CARICATURE: Victor Hugo (French writer 1802-1885) and/or Ronald Searle (British cartoonist 1920-2011)

2. Deadline: 18th March 2012

3. Prizes:
Category 1: 1st prize: 2750 € + trophy, 2nd prize: 1750 € + trophy, 3rd prize: 750 € + trophy, 3 honourable mentions
Category 2: 1st prize: 500 € + trophy, 2nd prize: 250 € + trophy, 1 hourable mention

4. Entries: Initially, each participant can submit up to 3 entries in digital format by sending them to the following address: cartoon@caricature.eu. The author must include the following details in his or her e-mail: first name, last name, complete address, e-mail address, phone number, date of birth, as well as the category and the title or the number of each submission. The specifications for these electronic submissions are as follows: format JPEG, good quality, and max. 1MB per picture. If, for some reason, the participant is unable to submit his or her work via e-mail, he or she may submit the original prints via regular mail.
Out of these submissions, the jury will make a selection of 90-120 drawings and will ask the artists to send in the original documents via regular mail. All these originals will be shown in the exhibition and in the catalogue. Their size should be between DIN A4 (210×297 mm) and DIN A3 (297×420 mm); furthermore, the paper should be of high quality. The drawings must not be folded or included in a passe-partout. On the backside of every drawing, the artist needs to indicate his/her first name, last name, complete address, e-mail address, phone number, date of birth, as well as the category and the title or the number of the work. This deadline is 6th April 2012.

5. Technique: Free, black and white or in colour, without subtitles. Printouts of digitally created drawings will be accepted, but will not be returned. The submitted drawings must be signed by the artist on the backside. Photos, collages, photocopies and coloured b&w reproductions will be eliminated.

6. Announcement of the prizes and exhibition: The announcement of the prizes and honourable mentions will happen on 5th May 2012 in Castle Vianden and the exhibition will take place in the Hall of the Knights of Castle Vianden from 6th May until 4th June 2012. There are plans to display the exhibits in the Museum of Caricature and Cartoon of Vianden and in other cities until end of June 2013.

7. Returns: At the end of this series of exhibitions, the original drawings will be returned to their authors. The drawings that were awarded one of the prizes will not be returned. They will become property of the organizer.
The organizer cannot be held responsible for any loss or damage that might occur during shipping.

8. Catalogue: The authors whose submissions are selected for the exhibition will receive a free catalogue by mail upon return of his or her submissions after end of 2013.

9. Results: The results will be published on the website www.caricature.eu on 8th May 2012. The award winners selected by the jury will be personally informed via e-mail or by phone.
The final decisions of the jury are incontestable.

10. Copyright: The selected participants give the organizers permission to use their drawings only for promoting the artist and the event itself. Every other aspect of the copyright remains with the artist (except for the awarded submissions). It ensues that the awarded works can no longer be submitted in other contests or published by their authors or third parties after the official publication of the results.

11. Generalities: The submitted work should not have been awarded or published before the deadline of this contest. Artists interested in selling their work will need to label the backsides of their drawings with the words “for sale” and his selling price in Euros.
By taking part in this contest, the participants accept the abovementioned rules.

12. Submission address:
Musee de la Caricature et du Cartoon de Vianden
48, Grand-rue
L – 9410 VIANDEN
Luxembourg

13. Further information:
Florin BALABAN
Phone nr.: 00352-621 28 37 90
cartoon@caricature.eu
Pol LEURS
Phone nr.: 00352-78 83 18
cartoon@caricature.eu
Source : http://www.licurici.eu/

———–

5th International “Smiling Cat” Cartoon Web Contest — 2012 Azerbaijan

DEADLINE: 01. 04. 2012
REGULATIONS:
Contest: Open to all cartoonists

THEME:
1) Cartoon: Jury
2) Caricature: World cartoonists

Deadline: 01 April 2012

ENTRIES: Max. 1 cartoons

TECHNICAL INFO:
A4 size max. 200 dpi, format (JPEG).
Max one entry in each section:
black & white or colored,
any style, any technique will be accepted.
Name, address, tel and e-mail.
At the end of competition there will be an exhibition on internet from the selected cartoons.
The participant must send their photo along with their autobiography.
All cartoonists can participate through their own e-mail by submitting your cartoons to:
smiling.cat2012@gmail.com

PRIZES:
Grand Cat Prize: Trophy + Diploma
Golden Cat Prize: Trophy + Diploma
Silver Cat Prize: Trophy + Diploma
Bronze Cat Prize: Trophy + Diploma
Honorable Mentions ( 2 ) Certificate.

The results will on 30 April, 2012
right after the international juries’ evaluation.
Jury: Cartoon Committee Members

Address:
E-mail: smiling.cat2012@gmail.com

http://www.donquichotte.org

http://www.cartooncenter.net

———-

9th Biennale “Humour & Vigne” Jonzac — 2012 France

DEADLINE: 01. 04. 2012
Cartoon theme
Humour et Vigne : Travelling

Deadline
April 1st, 2012

Prizes
In kind, above all, of a liquid kind, complementary money prizes, special invitations and awards. Special mentions: diplomas.

Number of entries
max 3 original works or high–quality copies

Format
A4

Copyright issues
The organisers reserve the right to use artist work for the promotion of the artist and the “Humour & Vine” event without financial reward. All other rights remain property of the artist.

Address to send the artworks
Humour & Vigne BP 43, 17502, JONZAC CEDEX , FRANCE

or by e-mail :

vignumour@gmail.com

This e-mail address is being protected from spam bots, you need JavaScript enabled to view it

(Jpeg 300dpi, max 5 MB each work)

Contact for further information

entry-form :

www.chez.com/vignumour02

———-

21th International Satire Exhibition — 2012 Italy

DEADLINE: 15. 04. 2012
21th International Satire Exhibition “Trento between reality and madness”
We encourage designers to express, in their mode of thought and technical
congenial, investigating this theme controversial and fascinating,
from the most intimate aspects to the wider dimension of life. A thought
about the slowness all round

21th INTERNATIONA L SATIRE EXIBITION
«Trento between reality and madness»

Subject: slowness
1. Authors may submit an unlimited number of works, Studio d’Arte Andromeda
reserving the right to expose those, which, in its sole discretion,
considers most adherents to the theme.

2. The works must be original, can be made with any technique, and must
adhere strictly to the theme.

3. Maximum size allowed: A3.

4. The works must arrive at

Studio d’Arte Andromeda – via Malpaga,
17 – 38122 – Trento – Italy

before April 15th 2012.

5. The date of the inauguration will be notified in time to all participants.

6. The works will be returned on demand.

7. The Organization Committee will keep the prize-winner and signal
works.

8. The Studio reserves the right to print a catalog with the most significant
works and the right to use the same access to information, news and
documents about the exhibition. The catalog will be delivered during
the opening or sent on request with the works.

9. Andromeda’s Art Studio don’t answer of possible damaged or missing
works, but maximum care of the delivered works is assured.

10. The contest has the following prizes:
1st prize: € 1000,00
2nd Prize: € 700,00
3rd Prize: € 500,00
Youth Prize, ages 15-29: € 300,00
Audience Award: Gift

———-

17th International Cartoon Exhibition Zagreb — 2012 Croatia

DEADLINE: 19. 04. 2012
17. INTERNATIONAL CARTOON EXHIBITION ZAGREB 2012, CROATIA

A. PARTICIPATION
The organizer of the 17th International festival of cartoon ZAGREB 2012 is the Croatian Cartoonist Association. The festival is opened for everyone regardless of nationality, age, sex, or profession.

B. THEME: TOURISM

C. ENTRIES

Conditions of entry:

1. Original works and digital artworks will be accepted. Digital artwork is to be numbered in pencil on the front and pencil signed. Copies cannot be admitted.

2. Entries can be either black and white or coloured.

3. There should be the name, the surname and the adress on the reverse side of cartoons.

4. The cartoons must not have been previously awarded on festivals.

5. Maximum 3 entries will be submitted.

6. Size of entries is A4 or A3 format.

D. DEADLINE

Entry deadline is the 19th of April 2012.

E. ADDRESS

CROATIAN CARTOONIST ASSOCIATION
(HRVATSKO DRUŠTVO KARIKATURISTA)
SAVSKA CESTA 100
10000 ZAGREB, CROATIA

F. PRIZES AND AWARDS
First Prize 1.000 EUR
Second Prize 500 EUR
Third Prize 300 EUR
Five Special mentions.

G. EXHIBITION
The exhibition will take place in Gallery Klovicevi dvori in Zagreb on the 5th of June 2012.

H. OTHER CONDITIONS
Authors of works that qualify to the exhibition are given a presentation copy of the exhibition cataloque.
Only on explicit request will remaining (original) works be returned to the owners in the end of the exhibition cycle (in the second half of the year 2013).

The organizer reserves the right to reproduce the works sent to the festival, Zagreb 2012, as the advertising material without being obliged to pay a fee to an author whose work may be used.

The prize-winning works become property of the organizer.

———

29th Aydın Doğan International Cartoon Competition — 2012 Turkey

DEADLINE: 01. 05. 2012
29th AYDIN DOĞAN INTERNATIONAL CARTOON COMPETITION 2012, TURKEY
PARTICIPATION RULES 2012

• The Aydın Doğan International Cartoon Competition is organized every year in Turkey by the Aydın Doğan Foundation.

• The competition is open to professional and amateur cartoonists from all over the world.

• The Jury, composed of international members, will meet in June 2012.

• The 29th Aydın Doğan International Cartoon Competition will be celebrated with an award ceremony in October 2012 in Istanbul.

CONDITIONS FOR PARTICIPATION
1. Choice of subject is free.

2. Only original cartoons will be accepted. Cartoons sent as printouts should bear original signatures of cartoonists. Photographs, photocopies, etc. will not be accepted.

3. Size of cartoons should not exceed 29.7 x 42cm (A3 paper size).

4. Participants are expected to send the filled out participation form, with a short curriculum vitae and a photograph, together with their cartoons. Please fill out the form attached or download it from www.aydindoganvakfi.org.tr . The documents should be sent to

Aydın Doğan Foundation
Burhaniye Mahallesi, Kısıklı Cad. No 65
34676 Üsküdar Istanbul, Turkey.

5. The Foundation will not be responsible for any damage that may occur during postage.

6. Award-winning cartoons will not be returned to their artists.

7. By filling out the participation form, the participant declares and accepts in advance that (s)he hands over the financial rights such as processing, duplication, distribution, representation, indication and transmission to the public via audio and/or visual means (s)he holds over the cartoons to the Aydın Doğan Foundation without limitations on location, time period and number including assignment to third parties under Articles 21-25 of the Law No. 5846 on Turkish Intellectual and Artistic Works for publication; (s)he also declares and accepts in advance that the Aydın Doğan Foundation may use such cartoons to exhibit them, to keep them in its archives, to publish them on the Internet or through other media or to use them in any other way without limitations.

8. The Foundation will cover travel and accommodation expenses of the first three award-winning cartoonists for the award ceremony in Turkey.

9. Cartoons that have not received any awards shall be returned to their owners upon written application to the Foundation within one year. The responsibility of the Foundation finishes after one year.

10. The deadline for entries is Tuesday, May 1, 2012.

11. Jury members cannot participate in the competition in the year they act as a jury member.

12. The decision to upload the cartoons sent to the competition on the Virtual Museum lies with the Aydın Doğan Foundation.
THE PRIZES
Winner : 8,000 USD and the Aydın Doğan Foundation Winner Award
First Runner up: : 5,000 USD and the Aydın Doğan Foundation First Runner up Award
Second runner up : 3,500 USD and the Aydın Doğan Foundation Second Runner up Award
Success Award : 500 USD and the Aydın Doğan Foundation Success Award

(In the event of a tie, the monetary awards may be shared equally among the winners. A minimum of 5 and maximum of 12 success awards will be granted.)

———-